Öğretmenler odasına ilk girdiği günü hatırlıyorum. Çok mahcup, sıkılgan ve tertemiz yüzüyle. Gözünü dört yana gezdirerek sanki bir tutunacak dal arar gibiydi.
Sanıyorum onun bu doğal ve temiz yüzü yaklaştırdı beni ona. Sanki bir kardeşim gibi hissettim onu. Onunla başlayan bu sessiz iletişim sanıyorum yıllarca sürecek dostluğun bir ifadesi olacaktı.
Zaman öyle hızlı geçti ki… Onun ve benim her türlü sorunlarımız karşısında benim en samimi sırdaşım olmayı başarabildi.
Öğretmenliği, en samimi bir atmosferin en engin paylaşımı gibiydi. Onun gençliğinin verdiği heyecan, okulumuzdan aldığı destek ve katkılarla gün geçtikçe pişiyordu.
Yeşil gözleriyle, kendisi içindeki üretim ateşinin yegâne temsilcisiydi. Devamlı üretmek, devamlı yararlı olmak düşüncesi onu tempolu koşu yarışçısı yapmıştı. Öyleki yerinde duramıyor, elinden gelse yanlış bulduğu her şeyi kökten değiştirmek istiyordu.
Enerjisini, futbol sahalarında atamamış bir sürat koşucusu idi o.
Pür-ü nur dökülür yola çıkınca,
Ateş bende ise cevher sendedir.
İçimde kar erir yolum yitince
Alevin şavkını vuran sendedir.
Anılarda kalacak,
Her dakikan her günün.
Yaşamaya fırsat bulamadığın
Zaman dahi.
Yaşantı ne diye o kadar yorgun,
Dilberin o mahsun yanaklarında.
Sevdanın sağanağı neden kesilmiş,
Aşk bir şey yazmıyor tutanağına.
Çocuksu duygularım saf ve temiz,
Güzel sözler söylüyor yüreğime.
Yeniden temizliyorum her yanlışta
Her şiir’imde yeniden doğuyorum.
Karalar giydirdi kara kağan
Zincirletti kollarını Türk’ün
Sessizce ağlarken vey ırmağı
Anlamı yoktu Mülk’ün.
Kan gidiyordu için için
Bir yılın başındayken git demek
Olmayacak şey gibi geliyor bana
Git,git artık kötü şeyler olacak
En azından çekip gidecek duygularım.
...
Böylesine sakinken ve kabullenmişken
Yıkılmazdık vurmayla,
Vurmayla yıkılmazdık.
Yalnızdık biz her zaman
Biz her zaman yalnızdık.
Bağımsız yaşama duygusu, Vatan Sevgisi, Namusuyla yaşama olgusu Türk Milletinin En önemli özelliklerindendir. Bu özellikler Tarih Boyunca Türk’ün ‘’Ateşle İmtihan’’ına vesile olmuştur. İşgal edilmiş Kozan topraklarından düşmanları çıkarmak Kozanlının Kurtuluş Mücadelesi yine aynı hasletlerden teşekkül etmiştir.
Her Türk, Bağımsız yaşama ve namusu uğruna hiç düşünmeden kendi canını feda etmekten çekinmez. Bu özeliğe hiçbir millette rastlamak mümkün değildir. Çünkü öncelik vatanın bağımsızlığı ve hür yaşamaktır. O yüzden hiçbir millete nasip olmayacak kahramanlar Türk Milletinden çıkmıştır. Türklerde var olan ve kurtuluş savaşının kazanılmasında en büyük rolü oynayan güç, Kuvva-i Milliye ruhudur.
Bu güç sayesinde kozan 2 Haziran 1920 Tarihinde işgalci ve sömürgeci işgalcilerden kurtulmasını bilmiştir. Asıl önemli olan şey; bu fedakârlığı yapan atalarına karşı Kozan’da yaşayanların atalarına laik ve kadirşinas olmalarıdır. Çünkü gelecek nesillere bağımsız bir vatan bırakmak için canını feda edebilecek tek güç, Türk milletinde vardır. Biz Kozanlılara düşen görev, kesinlikle kurtuluş savaşına bizi getiren sebepleri ve kurtuluş mücadelesinin nasıl kazanıldığını canlı tutarak gelecek nesillere aktarmak olmalıdır. Böylece elimizdeki değerlerinin hangi şartlarla kazanıldığı olgusu unutulmadan değerlerimize sahip çıkabiliriz.
Dört yıl oldu bu sevginin uğruna,
Yanarım ey sevdiceğim yanarım.
Yüzün as'san kaşın çatsan bir kere
Sorarım ey sevdiceğim sorarım.
Seni neden sevdim böyle delice,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!