Zülfikar Yapar Kaleli Şiirleri - Şair Zü ...

Yıldızlar göz kırpar, ay gülümsüyor
Şevkât denizinde suya yaslanır.
Delice sevdamı yer benimsiyor!
Göğün kirpikleri neden ıslanır.

font face='Comic Sans MS' color='black' size='0,5'
Bir musibet bin öğütten ileri
Ele çayır çimen, bana lığ düştü
Hasret durağının tarumar yeri
Rüzgâr esmez, dağlarıma çığ düştü

Canım cananıma bağışladım da
Almadı muhannet çilem farz ettim
Vuslatın kapısı iki adımda
Çalmadı muhannet çilem farz ettim

Beni ben bilince çile mi dolar?

..…Sevgi yalım yalım,
………aşk deli rüzgardı sende.
…………….Sana uçmayı öğretemedim.

…….Bir saksağan kadar olmayı beceremedim.
……………………Kendini nasıl koruyacak,

Ezel bahar yaz ayları gelir de,
Açılmaz tomurcuk gülün be gülüm.!
İki yüzlü çıkar dostum bilir de,
Kırılır kanadın, kolun, be gülüm.!

Olmadı hakkın yanında
Alevinde dumanında
Kafayı çekip sonunda
Atana söv, kanını iç.!

embed src= http://www.neyzen.com/images/taksim/burcu_sonmez/burcu_sonmez_ferahnak.wma

font face='Comic Sans MS' color='black' size='0,5'
Düğümledim bölük pörçük duygumu
Gülüm boğazıma ilmek atarken
Azatlığa konuk ettim kaygımı

Anlındaki yazı nedir bilinmez
Karalar giyinmiş bakar geceden
Bir kere yazılan artık silinmez
Kararsız kaşını yıkar geceden

Bülbül ile yarış yapmak isterim

Yalaklardan makamlara inmeyi
Hebalar mı bilsin baba dururken?
Devlet kasasından köşe dönmeyi
Tebalar mı bilsin baba dururken?

Şu semer, şu eyer, şu yular, tanı

-Aşık Mevlüt İhsani’nin
aziz hatırasına-
“Sesleyin Kaleli yazsın dört dörtlük”
“Az” dedim, tülden taç ördüm ağladım.
Mazlumda mahmurluk, yiğitte mertlik
İhsanın sırrına erdim ağladım.