İçimi kor bir ateş gibi yaksan da
Seni aramayacağım
Belki donup kalacağım gördüğüm yerde
Ama Oralı olmayacağım
Her mekâna adını vermişler
Ya biz kimiz?
Ne işimiz var bu soğuk gezegende?
Baharın gelmesine daha kaç ölüm var?
Derin bir Rüzgar esiyor hatıraları patlatırcasına
Öyle bir ses öyle bir ses ki
İsa’yı da kaybettik musa’yı da
Serin bir rüzgar esiyor
Benliğimi çatlatırcasına
Kanıyor toprak damın sütonundan yağmur/
belli ki kanayacak/
belliki özlemiş son nefesiyle sayıklmakta/
Öfkesi de sevgi kokan diliyle konuşuyor içinde ki küçük parça canla
/ne yapsın şimdi kocamış aşk /
siren sesiyle uyanırım/
Çek evlat oradan bir adana
Acısı bol olsun
Bu gün içmesek de olur
Ölsek de
Karınızım tok
Ruhum serserilik yapmak ister
Hadi gönlüm takıl
Al şarabı tünelin yolunu tut
Sen de katıl eski sevgili
Güneşi bu kez Van gölüne batıracağız
İnce, narin, sihirli bir el değmiş olmalı tabiatın her zerresine.
Boncuk boncuk işlemiş.
Her neye ol demişse Mewla,olmuş.
Midem ağriyormuş.Büyük ihtimalle içtiklerimdendir.
İster inanın ister inanmayın kör ve acımasız bir rüzgar esiyor
Beynime vuruyor bu rüzgar ve kimsenin umurunda değil!
Az önce aradı(ğı) m sevgili değilmiş.
Oltam hala denizde, bütün balıklar şahit, Hobiyse hobi anasını satayım.
Yanda,komşuda çalışan kızda gözüm yok değil,
Denize bakan buğulu cama yazdım
Senden ayrılmak dünyadan ayrılmaktır
İstanbul un koynunda sabaha uyandık
Senden ayrılmak ölümle boğuşmaktır
Hiçbir bedenle bu kadar bütünleşmedim




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!