Hâl betere gelir mi?
Söz yetere gelir mi?
Yörük kızı sevenin,
Sırtı yere gelir mi?
Gör sevdiğim yananı,
Geleceğe yelken açtın,
Vücut denen bir gemide.
Günler, aylar, yıllar geçer,
Yaşlanırsın gide gide.
Dönüşü var her gelişin,
İyilik dileyelim,
Umutla bekleyelim.
İyimserlik iyidir,
Sabretmeyi bilelim.
Özlesen de sılayı,
Parmak bal tutsa,
Yalayan bir dil çıkar.
Eli el yıkar.
Hele bir düşün,
Pıt diye düşerse dut;
Bazen ince fikirliyim,
Bazen de yoz fikirliyim.
Sağım sıla, solum gurbet,
Hem köylü hem şehirliyim.
Sırtıma aldım çuvalı,
Tüm şehirler köy oldu
Köy ağası bey oldu
Üvey anam yüzünden
Öz babam üvey oldu
Babam üç karı aldı
Yıllar önce imza attık deftere,
İki çocuğuma anasın Ayşem.
Ya annenden vazgeç, ya benden vazgeç,
Söyle bana, kimden yanasın Ayşem?
Bu güzel adınla andırdın beni,
(Bugün evlilik yıldönümünü kutluyoruz. Otuz yıllık eşim Ayşe'ye armağandır)
Yüreğim taşkın,
'Ayşe! .. Ayşe! ..' diyorum,
Dilim alışkın.
Sen gideli, ne zevk kaldı ne neşe,
Yokluğuna sitem yağar peş peşe.
Ipıssız odalar hüzün veriyor,
Yaşlı gözler seni arıyor Ayşe!
Yâr deyince, gönül senden şaşmıyor,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!