Sen eşek üstünde bir şovalye,
bense bir karıncayım
bir devenin hörgücünde.
İster mızrak at, ister kılıç salla
vuramazsın, göremezsin beni
bense, bir bir çizerim senin portreni...
Bak yavrum, iyi bak gözlerime
Ama rengine aldanma
Bu gördüğün yorgun dünya
Neler gördü neler gizledi dünlerime, bir bilebilsen!
O yaşadıklarını alnımdaki çizgilerle paylaştı
Nice dostlar gördü ömür boyu
Usta’nın serumundaki şaraplar
İştahımı açarken
Çalmak isterim hortumun en gölge yerinden
sevdalarını çekerim damarlarıma
korkarım da, ya alırsam aşklarını elinden
haksızlık olur bu Usta’ya
“Noluyo lo dedim bağırarahdan
Bizim garı dedi köpek gunnuyo,
Dedim ne aglarsın hıçgırarahdan
Cazı garı dedi, enik gelmiyo”
Enigine de başlaram sana da… Ula sıcacıh bir çorba goy önüme. Şeher ekmegi dedin almadım mı, seni tandırlardan,
Ne günlerdi sapla samanı karıştırdığımızda
kendimizle dalga geçişimiz.
Kumsallarda, denizin zıttına karadan esişimiz...
Daha tüyü bitmemiş birer toyduk ikimizde
her güreştiğimizde toprak bizden daha güçlü çıkardı
zayıflık kol geziyordu bedenlerimizde
Diyorum ki, var git kadın pazarına
Sarı, siyah ne bulursan alıver
Seç şöyle pürüzsüz sağı solu düzgün
Pazarlıksız parasını sayıver
Gidişim hafif dönüşüm ağır olacak ama,
Gece sıcak, gece cehennem
Ben kan-ter ve sen içindeyim.
Ilık ılık geliyor rüzgar
Gözlerime sen vuruyor
Ardından, çıkıp gidiyorsun...
Git, demek ki sevmedin beni
Kolay oldu elvedan, bu kadar basit
Ne hoşçakal de bana, ne de isteme helallik
Gözlerimin içine bakmadan, bırak öyle git
Karşımda gizlerinle susuşun
Kimlere yaslansam beni vurdular
Yüreğim dururken para sordular
Kimseler bakmadı benim dünyama
Beni de dünyana alsana baba
Al da kurtar beni bu yalnızlıktan
Yaşadığım bütün duygularımda
Ölümün tadını aldıktan sonra
Yeniden uyanıp canlandığımda
Yaşamak gibi seviyorum seni
Gecenin utanmaz saldırısında
Yusuf Ziya Leblebici....Çok değerli bir insan ve şair.Geç te olsa kendisini tanıma fırsatı bulduğum için mutluyum. Şair değilim ama şiir okumayı seven birisi olarak şiirlerini değerlendirdiğimde, her konuda ve büyük bir ustalıkla yazılmış dizeler görüyorum.Büyük bir zevkle okuyorum.Beni çeken yönü ş ...
Bizim yaşımızdaki insanlar genellikle ağır ama anlaşılır şiirlerden hoşlanır. Çünkü kendimizi bu şekilde buluyoruz.
Laf ebeliği yapıp şiirlere renk verme telaşı içinde olanların aksine 'Türkçe' yi iyi kullanan şairler ve onların şiirleri hakettiği değeri alır.
İşte Yusuf Ziya Leblebici de ...
Senin ve kaleminin yolunda her beraber yürümeyi arzu ediyorum.
Sen bana göre şairlerin içinde farklı bir yerdesin. Lütfen bu yerini koru üstadım.