güzel gün doğumların, sevinçli an gebeliklerin eksik olmasın zamanların dan,
sen gideli çok dün oldu;
buzlu, ıslak bir camın ardından ne kadar net görünebilirse bir cisim,
işte onun kadar bile net değildir artık, gözlerinde suretim,
biliyorum, artık hiç bir gölgeyimdir saçlarının ışığında,
olsun, hala Mayıs,
"biz sevgili olamayız,
sev oluruz, gilisi fazla,
gili gibi oluruz en fazla..."
pipisi gözüken heykeller gibiyim,
gülüyorlar,
beni anlamayanlar,
beni görünce.
bak ağlamam geldi şimdi,
unuttuğum ne varsa hatırladım birden,
özleyemediğim ne varsa özledim,
kıskanmadığım ne varsa kıskandım,
aklıma, kaçma ihtimalimiz geldi,
biraz olsun kaça bilseydik olduğumuz yerden birbirimize daha yakın, herkeslere, herşeylere, daha uzak bir yerlere...
misafiriz, her gelmeyenin gelmeyişin de,
her gitmediğimiz, gitmeyişimiz de misafir,
hep gidiciyiz birbirimizden,
sen benden, ben senden,
bu, senler, benler hep değişir,
bu gün ben, bensem,
gözler kaldı içlerinde,
içler kaldı gözlerinde
biraz içte biraz hiçte
kendine gel biraz içte
akılda kaldılar işte
umurlarında değil hiçte"
üç noktaları vardı hep, sonların önceden,
sonların devamı varmış gibi sanki,
şimdiden sonraların sonlarında,
tek noktalar var artık,
sonların devamı olmadığını anladığımdan.
güzelliği görmek güzelde,
çirkinlik için, gözleri onarmak kimin işi,
güzelliği duymak güzelde,
çirkinlik için, kulakları onarmak kimin işi."
iki dudağımın arasını doldururken, sol kaşının çıkıntısı,
alt dudağımı gıdıklıyordu, göz oyuntun da ki kirpiklerin,
ağzından yukarısını öpmeyi özledim sevgilim.
"herkes yaşıyor,
kimi yasında,
kimi yaşında,
her şeyi,
kiminin aşkı,
kasımda başka,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!