Yüksel Önaçan Şiirleri - Şair Yüksel Önaçan

http://blog.milliyet.com.tr/yukselonacan
Yüksel Önaçan

KAL BENDE

Yüksel Önaçan'a

Ilkbaharin sessizce gelisi gibi
gülümsemen.

Devamını Oku
Yüksel Önaçan

Yeni yılın bu ilk saatlerinde –ki; ayarlı saatler 02.29'u gösteriyordu,- apartman giriş kapısı açıktı. Dört ve altıncı katların salonlarından ışık taşıyordu sadece.
'- Ayyaşlar uyumamışlar hâlâ,' dedi, onu asansöre ulaştıran üç basamağı çıkarken.
Asansör düğmesine basmasına gerek yoktu. Asansör kattaydı. Açtı, girdi. Üçüncü katın düğmesine basacağı sırada yayvan yayvan gülümsedi. Sonra sağ ayakkabısını çıkardı; asansörün kapısını açtı ve kapanmasın diye ayakkabıyı pervaza koydu. Asansör katındaki dairelerin zillerine basarken:
'- Rakı, balık, bir de kayık,' diye, bir makam tutturdu.
İlk bastığı zilin olduğu kapının gerisinden bir ses gelince koşarak asansöre bindi, ayakkabısını çekti aldı; katının düğmesine bastı.
Kapıyı açan karısı önce elindeki ayakkabıya, sonra ayaklarına baktı hoşnutsuzlukla. Onun geçmesi için kapıyla beraber duvara çekildi.

Devamını Oku
Yüksel Önaçan

-Nil'e-

Aklım kapılmış sele
Bakmaktaydı hep ele
Gözüm takıldı güle,
El beldeydi gül elde

Devamını Oku
Yüksel Önaçan

Sabah kahvaltısını gülümseyerek yapmak isteyen arkadaşlarıma sabahın köründe gönderdiğim aşağıdaki şu olaya değerli arkadaşım Afet KIRAT, aşağıdaki şiirini göndermiş.

İKİ KADIN

Selam, benim adım Wanda.
- Selam, benimki de Slyvia, sen nasıl öldün?

Devamını Oku
Yüksel Önaçan

------------------------------ “Emirdağı derler çukurun içi,
------------------------------Al kanınan dolmuş şalvarın içi…”
..................................................................................................-Emirdağ Türküsü-

Çocuklarımızı eğitirken müstehcen düşünmelerinin, küfürlü konuşmaların, günlük hayatımızdaki işlevlerin dile getirilmesinin önüne geçmeyi planlar, dilini kesmekle tehdit eder, terbiyesizlikle suçlar, ayıplarla onları frenlemeye çalışırız.

Devamını Oku
Yüksel Önaçan

Üretime katkıda bulunmadan tüketim yarışına girilince;

Kendisinden çok şey bekleyen köydeki ana-babasını ‘allem-kallem edip’ son iki çizilik tarlalarını satıp, son toplu sözleşmelerle gelen zammı da üzerine koyarak otomobilliler kervanına katılan işçi Cemal’in yan sokağa çekilmiş, aküsünün kutup başları çıkarılmış otomobilinin üzerine kar yağdı…

Konu madde olunca evladın ana-babasını, iki kardeşin birbirini boğazladığı günümüzde emperyalist ülkelerle birlikte Rusya’yı ve dağılan azınlıklarının da tutumunu görüp, komünizmin de bi poh olmadığını görerek enternasyonalciliğin sadece uzaydan gelen bir tehlikeye karşı işe yarayabileceği düşüncesine varan dünkü komünistlerin, -bir zamanlar ezberlemek için mesai saatlerini bile onları okumaya ayırdığı- şu raflarda dizili kitapların üzerine kar yağdı…

Devamını Oku
Yüksel Önaçan

-Nazire BALCILAR ve Arkadaşına-

İltifatlar savurtturur,
Sana seni unutturur,
Vitrine de pek boldur,
Kendini kolay yutturur;

Devamını Oku
Yüksel Önaçan

Zaman, zararlı ve yararlı şeyleri en iyi öğreten öğretmendir. Ne var ki, bütün öğrencilerini öldürür.

Zamanın bize en iyi öğrettiği şey eninde sonunda yaşlılıkla tanışacağımızdır. Ama biz bunu her aynaya bakışta, her yokuş tırmanışta hatırladığımız halde tanışmışlarla tanışmamakta ısrar etmekteyiz.

* *
Bir şehirde, bir ilçede, bir köyde tüm problemleriyle yapayalnız kalan ana-babaların, çocuk ve torunları yerine yılların aşındırdığı koltukları tercih etmesi, “-Çevresinden kopmak istemiyor,” demekle geçiştirilemez. İnsana çocuk ve torunlarından daha yakın bir çevre olamaz.

Devamını Oku
Yüksel Önaçan

Kimden: veragezgin (Bayan, 50)
Kime: Yüksel ÖNAÇAN- Adı Eskişehir de...
Tarih: 04.10.2007 01:14 (GMT +2:00)


Konu: Anaaaa

Devamını Oku
Yüksel Önaçan

rüzgârının hılladığı yaprak
uyumuyor terk etmeyi düşünüyor dalında
kokuşacağı toprakta onu çeken bir şey var
o, vakitsiz kopmanın aymazlığında

böğürtlenler korumakta kedilerden

Devamını Oku