Hayalde kurdum düştede kurdum
Sana sevdiğimi söyleyemedim
Ardına düştüm divane oldum
Sana sevdiğimi söyleyemedim
Gölge olup dolanırım peşinde
Giydin allı pullu fistan
Fistan sana yakışıyor
Ör saçını at bir yana
Örük sana yakışıyor
Kına yak parmaklarına
Bize sıcak güneş için
Bulutlara yön veriyor
Toprak çöl olmasın diye
Gökten yağmur indiriyor
Cansızlara canı verir
Tanrım senden dileğim var
Koruyasın Mehmedimi
Bu vatana göz diken var
Koruyasın milletimi
Soğukta yağmurda karda
Karlar yağdı köyümüzün başına
Kurban olam baharına kışına
Giriyor da gurbet elde düşüme
Resimlerde seviyorum köyümü
Yaz da güzel kış da güzel dağları
Kastınmı var kahpe felek
Yıktın yuvamı yuvamı
Umutlarım yarım kaldı
Bu yaptıkların revamı
Nice hayeller kurmuştuk
Sonunda cennet olmasa
Bu dünya hiç çekilmezdi
Bizim için yaratmasa
Bu dünya hiç çekilmezdi
Allah vergisi olmasa
Gövde kuruduktan sonra
Dalda yaprakta olmuyor
Gönül kırıldıktan sonra
Tedavisi de olmuyor
Gövde kök üstünde olur
Kara tahtam, kırık masam seninle,
Okumayı, yazmayı öğreniriz seninle,
Öğretmeni, öğrencisi hepimiz,
Bir yuvadır, bir anadır okulum.
Sana uğramadan geçmek olur mu?
Yüksel derki beni benden sor dostum
Beni başkasından dinlemene gerek yok
Doğdum köy başında sene elli üç
Doğum günüm hatırlayıp bilen yok
Sokakta koşturup oyun oynadım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!