Biz henüz doğmamıştık,
Cumhuriyet kuruldu.
Esaret zincirleri,
Ankara’ da kırıldı.
Yirmi dokuz Ekimde,
Kuşak kaya, Mesiresi,
Ortadan akıyor deresi,
Sorarlar bura neresi,
İşte benim Gümüşhane m.
Çay için davetlere,
Koşa, koşa giderim
Gönülden sohbetlere,
Seve, seve giderim.
Çay içmek bahanedir,
Ağlama anacan gelirim bu yaz,
Köyümü, kentimi, seni özledim.
Gurbette hasretin çekmek zor imiş,
Ağlama anacan gelirim bu yaz.
Unuttun mu köyü, kenti
Gurbetteki can kardeşim.
Oralarda perişansın,
Gel köye dön can kardeşim.
Özledin mi çayırları?
Bir sevda uğruna tükendi ömür,
Suçlu belli değil, suç belli değil.
Kime ağlayayım, kime yanayım,
Dava belli değil, gün belli değil.
Tükendi ömür de sebepsiz yere,
Gül açar, güller açar,
Kar yağar,bağlar açar,
Yaz gelir sular coşar,
Bir başka yöresin sen.
Yalın kavak, Soroynadır,
Amerika taktın gene kafayı,
Irak a, İran a, Suriye yede,
Bu gidişin sonu, bellide değil.
Sıra gelecek mi Türkiye yede?
Yaz gelince yeşillenir,
Yamaçları bahçeleri.
Sessiz olur, ıssız olur,
Eskişehir Gümüşhane.
İlk kar yağdı Kuşak kaya üstüne
Odunu,kömürü aldın mı garip?
Bu sene de kış zor mu geçecek?
Kışlık yiyeceği aldın mı garip?
Okullar açıldı, çocuklar nasıl?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!