Kanlar üzerinde hayaller yürütüyorum acılarıma harabeye dönmüş silik bedenimden.Yine sonsuzluğa ilerliyor yokluk.
Saat soluk soluğa ölüme koşarken cesetlerden bina edilmiş mabedlerde yalnızlığım zikrediyor Allahı. Münafıkça ağlıyor varlık yokluğun varoluşunda.
Engellenmiş mutluluk hürriyetinde, aydınlığa giden yollara pusu kurmuş zulmet.
Ruhumun içinde acı hatıralarla dans ediyor çarsesizlik sonsuz gibi görünen o yollarda.
Göğe yükselen dualarla çalan yalnızlığa beste yaptığım ızdırap, artık tüm nağmelerin ahengide. Ve şefidir yokluk.
Kentler hep puslu...Umutlar yıkılmış ürkek poyrazlarda.
Yağmurlar içinden ıslandım geldim
Bir kuru değneye yaslandım geldim
Sıcacık çorbana muhtacım inan
Ölümlerden geçtim uslandım geldim
Üşüdü ellerim üşüdü kalbim
Devamını Oku
Bir kuru değneye yaslandım geldim
Sıcacık çorbana muhtacım inan
Ölümlerden geçtim uslandım geldim
Üşüdü ellerim üşüdü kalbim
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta