Sahipsiz bir duygu ile bağlanmıştım sana.
Suyun doğal akışı gibi.
Öyle bir beklentilerim vardı ki.
Bulutlar sonrası yağmur yağacak gibi.
Hani mevtayı mezara koyarlar ya.
Ondan sonrası?
Uykusuz geceler, bir tane yorganım.
Bir bardak suyumla, yalnız sabahlarım.
Razıyım rüyamda, seninle olmaya.
Sadece sarılıp, yatmak istiyorum.
Uuyor geceler bitmek bilmiyor.
İçimdeki bu hasret inan hiç bitmiyor.
Derdin nedir diye kimse gelip sormuyor.
Yazıyorum yar sana dizeler ağlıyor.
Eğridir 10 Ekim 1983
Mermi gibi işleyen bakışların.
Bir çocuk gibi ağlayan gözlerin.
Sevgilisini özler gibi dalan.
Beni yakar kahverengi gözlerin.
Bazen küsmüş gibi hüzünlü bakan.
Senden uzak hiç olmuyor.
Yaramıyor ayrılıklar.
Tütüyor gözümde inan.
Canım içindeki cansın.
Kısaltmalı mesafeyi.
Hayat karşına çıkarırken bin bir türlü yaşanmış ve yaşanacakları,
Yaşam denen dağın viraj lı yollarında.
Uçurumun yanında açınca gözlerini;
Uyanıyorsun sana biçilen uykunun
Gün olurki ararsın beni gurbet ellerde.
Sorarsın ellere bu sersefil nerede.
Yıkılmış dökülmüş bir virahane gibi.
Bulursun beni nerde, kimbilir nerelerde.
Tanımazsın bulunca belkide gülersin.
Yeter sanmıştım yanına gelince.
El ayak çekilip sevgi olunca.
İki muhabbet bel kırıp seninle,
Yetmiyor senin olmak biz olmalı.
Bakışlarla gülüşün sana özel.
Hesap iş de.
Mutlaka mekanı terk ederken hesabı görmeli.
Yoksa dedikodu ederler ardından
Yeri zamanı ve mekanı anlatarak.
Bir daha oraya gidilemez, ne olursa olsun.
Eski gördüğünüz ilgi alakayı göremezsiniz.
Seni hatırladım yine.
Sonbahar yaprakları yere düşünce.
Sensiz bir bahar daha gidiyor
Ama son değil.
İş de konuştuğumuz sedir ağacı.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!