Kur’an'da zikredilir kıssamızın bu hali
Putlara taparlardı Dakyanus'la ahali
Aksine aksedermiş hükümdarın celali
Fermanı okuyanlar kral mabut dediler
Döneme ışık tutan birer fanus yediler
Dalgalanan duygular debdebeden rahatsız
Gök kızıl yer de bakır gündüz geceden bahtsız
Talihsizlik diz boyu süvari n'eyler atsız
Hidayete ermeye muhtaç cemiyettiler
Bulanık bir gecede yıldızlaştı yediler
Bir yolcuydu ihtimal bir hamamda görüldü
Allah adına sohbet ihtimamla verildi
Susuz kalan yürekler rahmet ile derildi
Tevhide intibakla yedi nur yürektiler
Asilzade bey idi o zaman da yediler
Her kim tebaasına zulmeder bile bile
Güvercin, üveyikle dokunur ebabile
Surları aşmak düşer akl-ı selim kamile
Yola düşmek üzere şafağı beklediler
Şafakla yola düşen bahtiyardı yediler
Şehrin surlarından uzaklaşıp gittiler
Bir çobana rastlayıp az da koyun güttüler
Yedi Hak gönüllüsü mağaraya yettiler
Rahman ve Rahim'in rahmetin dilediler
Allah zayi eder mi O'nunlaydı yediler
Dakyanus askerine sürdürürken izleri
Gayrete yönelikti vaat dolu sözleri
Mağaraya çevrildi kör olası gözleri
Taş örerken girişe sesleri dinlediler
Zulüm hüküm sürerken uyutuldu yediler
Bir saata bin saat ol emrini verince
Süreyi Allah bilir uyuttu yeterince
Âlem içinde âlem işlenir ince ince
Hizmet eden melekler mutlaka imrendiler
Örselenmez pörsümez kadir-şinas yediler
Lâ ilâhe illallah gönülde bir incidir
Kula eza eyleyen bu inciyi incitir
İnsanı insan yapan şuur ve bilincidir
Hak namına hak için yedi meşaleydiler
Âlem-i İslam için temsil oldu yediler
Uyanınca Yemliha şehre iner oradan
Ederinden habersiz elindeki paradan
Dinleyenler hikaye sanıyordu sıradan
Hikmetten habersizce ikramı görendiler
Zamanın motifinde sırlı ilmek yediler
Hakikat ocağına her düşeni eritir
Afşin tarife uygun yedi uyur yeridir
Her hanede bir isim yedi candan biridir
Mekselina, Mislina, Debernuş olmak diler
Mernuş, Kefeştatayyuş, Şazenuş'tu yediler
Evla O'nun rızası dünya dolu altından
Geçirmesin köprünün üstü varken altından
Boş çevirme Allah'ım biz kulları katından
Kur’an'da övüleni şairler de övdüler
Ne yiğit civan-mertmiş gözükara yediler
Çark-ı Devran (sy.179)
Mehmet GözükaraKayıt Tarihi : 4.10.2010 15:54:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiirin hikâyesi: Afşin Belediyesi Eshab-ı Kehf Kültür Etkinlikleri ve 39. Afşin Karakucak Güreşleri Festivali kapsamında (20.09.2010) Türkiye genelinde 'Eshab-ı Kehf' konulu kısa hikâye ve şiir yazma yarışması düzenlenmişti. Yarışma sonucu yapılan değerlendirmelerin ardından dereceye girenler belirlendi. Yarışmada dereceye giren eserler ve yazarlar şu şekilde; “Ashab-ı Rakim/Af-şin' şiir'i ile Mersin'den katılan Yahya İNCİK 1. “Bir Gün Bile Değildi Sanki” şiir'i ile İstanbul'dan katılan Kıvanç NALÇA 2. “Yedi Uyur- Yedi Nur” şiir'i ile Elbistan'dan katılan Mehmet GÖZÜKARA 3. oldu Kısa Hikâye Dalında ise “Tanrı'ya Dönüş” eseri ile Afşin'den katılan Mikail ÇAĞLAR 1. “Uyku Kardeşi” eseri ile Zeynep SATİ YALÇIN 2. “Diriliş” eseri ile İzmir'den katılan Derya CANITEZ 3. Oldu.
beğenerek okudum.
Kutluyorum
Mehmet bey kardeşim.
Hikmet YURDAER
kutlarım dostumu
TÜM YORUMLAR (16)