Seviyorum,
Derin bir duygunun esiri oldum,
Kurtulmayı dilemiyorum.
Semaya her bakışımda kalbim şükürlerde.
Seviyorum ölesiye.
Kaç kez denedim ölmeyi gecelerin koynunda,
Karanlık yaren oldu seviştim onunla.
Seni beklemek ecelim oldu,
Karanlık bile seni bana unutturamadı.
Şimdi neredesin umurumda değil aslında.
Kasbetli bir akşam başlamıştı yüreğimin derinliklerinde,
Hava soğuk ve üşüyor kalbim,hayalin gözlerimde.
Acınası sevgim buz tutmuş ve karanlığa hapsedilmiş,
Ulaşılamayacak kadar derinlerde.
Hep aldattık birbirimizi, gözlerimizin içine bakarken bile.
Telefonun sesi kısıldı,
Açmıyorum saatlerce çalmasına rağmen.
Yağmura bakıp ağlıyorum.
Silmiyorum,bu ayrılığın dönüşü yok diye.
Sensiz olamam derken,sensiz olamam derken,
Düştüğüm bu yaşamın kollarında ben yapayanlızım.
Sorma!
Yanlızlığın kollarında nasılım diye halimi?
Ağladığım gecelerin sayısını ben unuttum.
Duaların çıktığı ve semaya el açan yüreğimi ben avuttum.
Sorma!
Beni bu kadar mı çok sevdin diye.
Sarmaş dolaş duyguların esiri olmuşuz bu hayatta,
Gelen gideni unutturmuş nerdeyse.
Arkaya dönüp bakmamak adet olmuşta,
Ağlayan kalplerden kovulmuş yaşanılanları hiçe sayarak.
Gezdiğimiz kaldırımların dili olsa da konuşsa,
Bir yeni,bir eski
Hangi mevsim nereden geçti böyle?
Kar mı yağdı dağlara yoksa
Gönüller mi yaşlandı?
Giden geri dönmüyor.
Acının kırbacı mı bilinmiyor.
Dostum,
Bu mektubu tüm samimiyetimle yazıyorum sana,
Seninle yaşadığım her anı anımsayarak,
Sözlerin halen kulağımda,
Dün buradan ayrılıp giderken sen uzaklara,
Dışarıda yağmur yağıyor,
Nerdesin aşkım beklemekteyim.
İçimdeki acı nehri çağıldıyor,
Ayrılığını hergün çekmekteyim.
Sonsuzluk denen zaman yok bu şehirde
Sonbahar rüzgarları buralarda sert eser oldu,
Hangi asırda sevgi en üste kondu.
Her sevenin bir düşmanı oldu.
Düşünceler ortaya dökülünce,
Etraf düşman kesilip buaralara doldu.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!