Karpuzun iyisini anlarım
Domatesin, kabağın…
Bir de insana bakarım
Adam dediğim kelek çıkar
Önde gidenidir hıyarın
Ey heybetli rüzgar! Böyle güzel, bırakıp da gidilir mi?
Bir hışımla geldin geçtin; sende, akıl vardır denilir mi?
Usul bilmez,yol bilmez kaba saba bunağın birisin sen
Hafif hafif okşanası saçlar, darmadağın edilir mi?
Köpeği besler sahibi
Yakala deyince yakalasın
Tut deyince atlasın, parçalasın diye
Köpek de memnundur hayatından
Uyar her bir Emire
Karnının tokluğu kafidir
Sonsuzluk içinde iki tarih arası…
Nokta bile etmez doğumun ve ölümün
Milyarlarca insan geçti üstünden
Bu eski asma köprünün
Öz ile değil
Söz ile konuşulan
Sohbetlerde ben yokum
Muhabbet değil
Gıybet yapılan
...
Demek ki ömrümüz boşuna geçmiş
Hesap ortadaymış göz yeni seçmiş
Kurumuş her biri , zaman da biçmiş
Kırk yılın adı var kendisi hiçmiş
Abartmaya gerek yok
usta...
Başışımız belli
Sonumuz belli
Giden
Dönmüyor geri
Çoğu kişiyi, çoğu olayı
Çoğu sözü
Takmayız ,boş veririz
Görmemezlikten geliriz.
Bir namus uğruna,
Bir de karın tokluğuna
Öbür dünyada Allah var
Zalimlerden elbet de alırız hakkımızı
Ya bu dünyada Allahsızlardan
Kim soracak hesabımızı
Adalet, Eyy adalet!..
Kulağın sağır mı, gözün kör mü?
Bardak kapasitesinden fazla suyu alır mı?
İhtiyaçtan fazlası senin malın mı?
Milyarca dolar bir kişiye niye?
Adaletle yaşasak fakir kalır mı?
nice başarılara
Türk Şairler birliği grubu olarak yanınızdayız
http://www.facebook.com/home.php? #/group.php? gid=95026689401
grubunda da kutluyoruz