Eğer Sabır taşı olsaydım çatlardım bu kesik vadide
Bu beden ne çile gördü ne çok ızdırabında kavruldu aşkın.
Anlamadı gönül derdimden canımın yarısı
derdime dertsizliği koydu soldu gülen yüzüm.
Onsuz ne yapsam zehir zemberek geliyor üstüme,
Ne fedakarlık yapsam kıymet verilmiyor,
Ayrı kümelerdik senle,
Ortaktı başlangıçta boşluğumuz.
Bir göz kırpmasıyla kesişmiştik
Birleşen bir yol açmıştı sinelerde ruhumuz.
Farklılıklarımızı saklamıştık senle,
Nar çiçeği kokulu yarim sensizlik zehrinden içtim yine bu gece
Senden kalan son resmi yaktım küllerini savurdum geceye
Yine her gece olduğu gibi sürpriz dönüşlerin için çıktım pencereye
Bahçede gülümseyen neşeli hallerin geldi aklıma
Yırtıp at benden kalan ne varsa demiştin
denedim
Ayrılıklar gizlidir gönülde,
Kapımı çalma hasta kemancı
Çoçukluk aşkımı unutmuşken,
Dertleri çağırma ey Kemancı.
Duygular vardır mazide kalan,
Kadınım sensizim uykularım savrulur gecelerde,
Çekip gitme kendinden,yada al götür hemen benide,
Sevda yıldızı alsın kötülüklerden ikimizide,
Tutunalım birlikte gökkuşağının tüm renklerine.
Kadınım Aşk intizarları diz çöksün dizlerimizde
Edepsizlik istilası her yer.
Bu kaçıncı çalınan barbar çanı
uluorta bilmem.
Şehirler ağlıyor, kirlenmiş sokaklarda,
Sığınılacak limanlar hasta.
Şu görünen
Daha onsekizindeydi.
Zarif bir danteldi.
hayatın önünde.
Sökülüpte gidiverdi,
bir hata bedelinde...
Her tığda şekle girmişti,
Dur sevgili, durul artık,dalgalanma.
Bu aldatıcı rüzgar senin değil,inanma.
Koşma sevgili artık koşuşturma,
Hayat yarış değil ,ömür bitmez sanma,
Gönül nağmelerini dinle,özüne dön ey sevgili,
Sırtında çile yükü,
boynunda asılı kader tasması,
Bir yol tutturmuşsun patikalardan örülü,
Bir elinde hayat torbası,
Bir elinde çoçukluk hatırası,
Gidiyorsun sesizce,
Arif bey sizi tanımaktan son derece mesut oldum.Hayat size hep gülümsesin.
Arif bey sizi tanımak son son derece mutlu oldum.Hayat size hep gülümsesin.
hayatım boyunca en çok sevdiğim kişilerden bi tanesidir