Ne baharı severim vakitsiz,
Nede hazanı.
Ömür dediğin her duyguyu yaşatmalı,
Kalmamalı hazanında ömrün,
Ey! beni kendine kefen biçen sevdalım.
Katreler düşer çok kere,
Dostlardan yüreğimize.
Duygularla coşarız,
Beraber semiz tepelerde.
Bir vakit gelir ki!
Savakları çeviririz yaban ellere,
Dünyanın ekvatorunda zenginler
İki kutuba çekilmiş fakirler.
Çekip gelseler meridyenden,
Dünya kabuğunu yeniden deler.
Şimdi kalk!
Aydan süzüp te gel
Berrak düşünceleri.
Ne toz bulutu duysun sesini,
Nede güneş itiraz etsin...
Sessizliği,
Alacakaranlık kuşağı,sarınca insanlığı,
Parodoksal yaşamın çöker zifiri karanlığı,
İnternette chat,facebookta aşk,
Milenyum gençliğinin dijital bağımlılığı
Sor beni ,
tenha vakitte gün düşerken geceye,
geceyi saran yalnızlığı dişlemekle geçer her gecem, kelimeler tepişir yatağımda.
ıslak bir ter damlası soğutur,yanarken göğsümü.
En gür sesler sessizliğin duvarları arasında terler.
Sor beni,
Kal diyebilmek kadar zordur kalmaya razı etmek.
Kalana sorsan belki ölüm kadar sancılıdır yürek.
Kışın ortasında erimek kadar zordur
Ölüm hakikattir, yapışır başka zamana
Yaşamak yalan,düşse anılar duvarına.
Gidene koymaz ölüm,hakka vasıl olana,
Kalana geceler damlar, varına yoğuna.
Ölüm bu, kıyamettir, beklenen son soluğa,
Mehmetcigim
Gökten yıldızları topla, hilali çiz yine
Mayası bozukları ez geç, dere tepe.
El aman dilese de zalimleri affetme,
Kana kan dişe diş,heybetinle
VUR GİTSİN.
Fikrime bal sürdüm ötelere duyuldu zikrim
Bir vavey la ile göklere teğet geçti kalbim.
Baktım ki! kapılar açılıyor arştan ardısıra arza
Görünce şükre döndü kainat ve usulca ellerim
Arif bey sizi tanımaktan son derece mesut oldum.Hayat size hep gülümsesin.
Arif bey sizi tanımak son son derece mutlu oldum.Hayat size hep gülümsesin.
hayatım boyunca en çok sevdiğim kişilerden bi tanesidir