İçimdeki sessizliği, dışa vurma korkusu var şimdi içimde.
Bilesin, daha fazla üzülmeyesin diye bu suskunluğum.
Duyupta, bi adım daha ötesinde durma diye bu yalnızlığımın.
Sensizlik bir çığ-lık gibi büyüyor içimde.
Geçemiyorum önüne, engel bu umut duvarları.
Ama olsun, hatırı sayılı kalsın bende...
Kırılgan duyguların en çocuksu halidir derin sancılar.
Uzanıp üzülürsün, kader dersin avunursun.
Kaç yaşında olduğunu hatırlamazsın,
ama ne yaşamışsan onu unutmazsın.
Bir filiz yetiştirirsin,
sonra üzerini kazırsın,
Senin dedim, anlamadı...
Açarak avucumu
ben dedim...anladı...
Anladığını o an anladım,
Bir düş olup uyansam
Gerçeği aralasam
Yalnız seninle kalsam
Ne güzeldir, ne güzel
Karanlığın aydınlığına uyansam,
Düşlesem ellerini...
Ellerim;
bin yaprak tanesi gibi,
sarıverse ellerini...
Karış toprağa,
sal köklerini en derinine,
çıkar içinden tüm bildiklerini gökyüzüne,
bak nasıl da dönüyor başında!
Masmavi bir gök, hayalinin ortasında...
Ne sayıklamışım ismini uyurken bi bilsen
söylemeselerdi, inanmazdım,
kendime bile...
Yorgana, yastığa sımsıkı sarılıp uyunur.
Gözler kapanır,
derin bir nefeste titreyerek.
Gerçek düşe,
düş gerçeğe aralanır.
Gözlerime baktığında,
kendini gözlerimin içinde görebilecek kadar,
görünmeyi istedin mi?
Ya ellerimi tuttuğunda,
kendi elinmiş gibi benim ellerimi de sarıp,
Adına yüzlerce şiir yazılabilir,
mesela bir şiir de kirpiklerinden düşercesine.
Biz, kırılabilir bir bütünün iki eşit parçası gibiyiz,
yani iki eşit sancısı gibi.
Adına yüzlerce şiir yazılabilir,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!