Severim istediğim gibi seni
Nasıl istersem öyle düşlerim asi gözlerini
Sen karışamassın bana
Nasıl istersem öyle düşlerim seni
Bir beden fazla gelir diğer bedene
gece oldu yine artık hüznümü sizlere dökecem
dokuz erkek kardeşiz biz küçücük bir odada
birinin ayağı değerdi göğsümün ağrıdığı yere
en büyükleri benim büyümek istemesemde
şimdi abilerim ablalarım oldu burda
Gözünü kapattın mı dünyanın en güzel kızı anadan doğma kollarındadır burda
Şu dalgalar biraz ayağına çarpsa denizi kız sanıp atarsın kendini koynuna
Kulaç attıkça mutluluğa doğru gözün açılmak istemez
Su gibi memeleri, mas mavi gözleri, altın sarısı saçlar güneşin yansıması
Elledin mi oarasına burasına yırtılır her tarafından
Bugün sizlere hani şu çokta kullanıp anlamını bilmediğiniz
O küçük büyük uzun ince aşklarınızı tarif edeciğim
Evet size aşkı tarif edeceğim
Yemek tarifi gibi değil ateş tarifi gibi vereceğim
Aşk gözün gözü görmeden göze değmesidir karanlıkta
Yanıkları var ekmeğin ensemizde kollarımızda
Ondan ayrılıyoruz asırlık dedemiz hasta, asra yenik düşmüş bedeni
Gördükleri benzemiyor dağda avladığı hayvanlara
Çok hızlı yaşıyor insanlar ve dağlar artık yol üstü bakılan manzaralar
Ufacık bir çocuk henüz basmış onsekizine
Balık tutuyorum nehre atıyorum
Sular geçiyor sen geçiyorsun balık geçiyor
Oltamı çekiyorum nehirden nehir boş geliyor size
Ölüme doğru bir sevinç kaplamış nehri yosunlarla balıklarla
Oltanın ucunda sen, buralarda bir yerlerde olmalı atlı prensin
Sizler ayın ortasında oturan genç adamlar
Ay ikiye bölündü ve düştünüz dünyaya
Biriniz gözyaşlarına, biriniz bir sevgilinin kollarına
Bazılarınızada kazılmış onca mezar, hazır
Aman! dikkat edin düşmeyin içine
Oturmuşum şu evrenin bir köşesinde
Köşelerden köşe beğendiğim, eskilerin en yenisinden
Bir kalabalık oldu gidiyor, gitmemelerin telaşında
Hani karşı masada sen otursan bir köşede sen bulsan
Mikroplar akıyor yavaş yavaş dışıma
Beton zeminle aramda bir battaniye var
Kafam kaç ölünün başının değdiği yastıkta
O uzun burunlu ama hanım hanımcık hemşire spor haberlerini izlemekte
Yanımda ölüme beraber komşu olduğumuz bir amca var yaşı seksen beş
Oturarak uyuyor ilgisi göstermelikten çok pahalı
Koyuyorum kafamı yastığa kargaların senfonisi eşliğinde
Gün ağardı gece yirmi dört saat, bakıyorum mazime teninin bittiği yerde
Yok olur yastığımdaki ıslaklık ve yummuşum gözümü köpeğe
Korkusunu düşünürüm belki saldırır diye
Ezelden ebede ne varsa öylece, hatta öyle bile durmaz
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!