Keban Alışkanlığı
kışa yazıyorum baharı sevgili
kuşlar konuyor dallarına
garipler çeşmesinde badem ağacının
mor dut kiraz gibi kokuyor
Kendime soruyorum
neden niçin niyelerle debelleşiyorum
'Köyün delisi'miyim yoksa
toksa insanlar
herşey güllük gülistanlıksa
hak hukuk adalet varsa,
yaz bizi ey tarih
gönlünü sıkı tut yüreğin rahat
tef e koy çal
su kurumuş toprak sıcak
hava barut kokularına suçlu
insanlığı unutmuş bir ahali
her gece baktığın köşebaşlarından uzaktayım
ıslıklar susmuş erketelerden de haber yok
telli duvaklı gelinler geçer omuzumdan
kimin elinde kırmızı karanfil
berduş gözleri arar kiminin
belindeki kırmızı kurdelanın bekaretinde
Mesele.
giyinmiş içinde ki cevheri sırtına
sevdayla başlar mesele
mesele en başta insan olmakla
miktarı az ödemesi zor bir mesele
ne anlıyorsunuz siz
kül tablasında izmarit yanıyor
yangın sanıyorsunuz
çarkı felek dönmüyorsa şanssızlık
felekte dümbelekte
sizsiniz
İçerde ki Yalnızlık.
'hep yalnızlık büyütürüm içimde ki evimde
bana kalsın diye sessizliğim
bir bana yeter kimsesizliğim darağacında
sevdayı pekiştirir insan yalnız kalınca
sen sus
konuşanlar alnını karışlasın
düşündükleriyle
sabah aç akşam tok
çaldıklarıyla
aynalar utansın
Sen Söyle.
kaçı gösterir saatler sevgili
kaç renk açar yakamozlar sakinlerine
denizin koynunda
bir avuç gökyüzü üşümüş
23:06.
sen sus
konuşanlar alnını karışlasın
düşündükleriyle
sabah aç akşam tok
Yüreği olupta, bu yüreğinin varlığıyla yüreği elinde gezen dostlara selam olsun, Yüreğinize sağlıkk