İçimdeki nar güneşle
Yarışıyor haberin yok
Sensiz geçen yıl on beşe
Erişiyor haberin yok
Nedir ahu gözlüm derdin
Sabır arifede umut bayram da
Kaldı da gelmedi gözüm kara kız
Güz gülleri gökkuşağı misali
Oldu da gelmedi bizim kara kız
Bağları bozduk da pekmez kaynattık
Ben sende tutsağım sana mahkûmum
Kirpiklerin savcı gözlerin hâkim
Kırdı kalemini kime ne deyim
Ömür fermanımda sözlerin hâkim
Attığın kor ile gönül kazanı
Ela gözlüm söyle çöle bu gece
Bahar yağmurunu salan sen misin?
Çözülür koynunda bin bir bilmece
Bu garip gönlüme dolan sen misin?
Anlatması çok zor elli yaşımda
Bilmezdim ben birde biri
Sen öğrettin öğretmenim
Yazı yazan tebeşiri
Sen öğrettin öğretmenim
Küçücüktüm bir yumurcak
Sanki kandiller yanar, o kara gözlerinde
Pervane olsam düşsem, yakar mısın kara kız
Aşkın fermanı gizli, manalı sözlerinde
Bülbül olsam dalında, kokar mısın kara kız
Bir kere gülüşüne bırakırım varımı
Güz yağmuru penceremi tıklıyor
Yüreğime akmaz oldun kara kız
Seher bize gör ki neler saklıyor
Yeşil ışık yakmaz oldun kara kız
Asumandan medet umdum ışısın
Ben seni gördüğüm ilk günden beri
Yar diye içimde saklamadım mı?
Aklımı başımdan alan gözleri
Var diye içimde saklamadım mı?
Bağladı gönlümü siyah teline
Yar yağmurlar penceremden sızarken,
Bakıyorum yoksun işte yanımda…
Kalem kâğıt sana mektup yazarken,
Bakıyorum yoksun işte yanımda…
Haykırmaya unvanın yok ismin yok.
Kırıldı gönlümün sazının teli;
Saçını bağlasam çalsam olmaz mı?
Belki de içinden diyorsun deli.
Bu gece koynunda kalsam olmaz mı?
Su gibi berraksın, su gibi serin.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!