Bana günde iki yemek pişir yetişir
Biri salçalı köfte olsun
Biri de kaymaklı keşkül
Başka bir şey istemem
Bana günde iki öğün
Yaz mevsimi gelir gelmez
Uyanır içimde hep aynı duygular
Kurulup ayarlanmış sanki
Dakikasını dahi şaşırmadan
Kurtuluş yok herneyse
Vicdan azabı çekiyorum bugün
Anlatmasam kim bilecek ki
Eski bir hata yüzünden
Kim bilir nerelerde olurdu
Mevkim ve zevkim
Kusuru yapmamış olsam eğer
Ellibeş yıl yaşadım kocadım diyemem
Hayatın karına zararına bakmadan
Daha öğle zamanını aşmadım sanırım
Olsun ki yaşımın sonbaharı
Daha ikindi var akşam var
Geceler sonsuz ayışığında
Gelme köylü sen bizim şehire
Ayak uyduramazsın kolay kolay buraya
Yüz sene evvel gelenler olmuş şehire
Yine de alışmış değil buraki törelere
Gelme köylü sen bizim şehire
İç içe olmuştu düşlerim
Sise boğularak bir sabah
Yanımda bir bayan vardı
Maya tablosu misali
Yelken açmıştı hayallerim
Vazgeç deseniz bu sevdadan
Yapamam dayanamam
Ben arada bir yurt dışına
Çıkmadan edemem
Hevesim keyfim o
Tadım hazım o işte
Yaşattı beni bu güne dek
Ancak ovada bülbüller
Doğadaki yeşillikler
Yoksa başımdan geçen oldu
Çok acı günler
Bir telaş içindeyim ezelden
Kaçacak sanki fırsatlar elden
Koşup koşturuyorum hep
Sığmıyarak yüzyıllara
Soru sual ediyorum diye
Konuk olacağım sana bir sabah
Bana çay getir
İçine limon falan koyma
Karşımda otur
Yüzüme bak yetişir
Çekmesin dikkatini sakın
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!