Fırat Aydil Adlı Üyenin Nedir Yazıları - Anto ...

  • Beattim

    09.07.2019 - 09:22

    O anda aynı gemide olduğumuzu ve lanet şeyin fena halde su almakta olduğunu kavramıştı.

    Oğlak Dönencesi, Henry Miller

  • Beattim

    09.07.2019 - 09:17

    Seni yanıma alıp yolculuğa çıkmak istiyorum, bunu gerçekten düşünüyorum..

    Oğlak Dönencesi, Henry Miller

  • günün tavsiyesi

    09.07.2019 - 09:13

  • Beattim

    08.07.2019 - 21:35

    Doktoru kendisine sürekli olarak “sen normalsin” diyordu; “Bingo! normalim” dedi Allen, o zaman durum çok basit, “ben normal olansam dünya delirmiş durumda.

    Uluma, Allen Ginsberg

  • Yalnızlar Mektebi

    08.07.2019 - 14:25

    Kelimeler etime gömülmüş bir bıçak gibi
    Bütün gecikmelerim seni hatırlatıyor
    "Beyoğlu'nda dükkanlar artık en çok satanı çalıyor"

  • Beattim

    08.07.2019 - 13:48

    Sal, hemen gitmemiz ve varana kadar hiç durmamamız lazım.
    + Nereye gidiyoruz ki?
    - Bilmiyorum; ama gitmemiz lazım.

    Yolda, Jack Kerouac

  • Beattim

    08.07.2019 - 13:45

    Mümkün olduğunca görülebilecek birçok yer + tanınabilecek birçok insan = ?

  • Beattim

    08.07.2019 - 11:54

    Vay canına, o kadar güzelsin ki
    yağmur başladı

    ah, marcia,
    uzun sarışın güzelliğin liselerde
    ders olarak okutulsun istiyorum,
    çocuklar tanrı'nın, müzik gibi, ten altında yaşadığını
    ve güneş ışığından bir klavsen gibi ses verdiğini
    öğrensinler diye.
    liselerdeki karnelerin
    şöyle olmasını istiyorum:

    kırılgan sırça şeylerle oynamak
    pekiyi

    bilgisayar sihirbazlığı
    pekiyi

    sevdiklerine mektup yazmak
    pekiyi

    balıkları öğrenmek
    pekiyi

    marcia'nın uzun sarışın güzelliği
    yıldızlı pekiyi!

    Talihsiz Kadın, Richard Brautigan

  • günün tavsiyesi

    08.07.2019 - 11:44

  • Beattim

    08.07.2019 - 11:40

    :))
    Anne, ben de bir gün berduş olacağım.

    Yolda, Jack Kerouac

  • Beattim

    07.07.2019 - 20:08

    Halihazırda arkadaşlık ettiğim kişiler ya entelektüeldi ya da suçlu.

    Yolda, Jack Kerouac

  • Sonra dedim ki

    07.07.2019 - 20:02

    Dedim ya oturuyorum öylece. İyi ki etrafımda kalbimi tanıyanlar yok...

  • Birine Seslenin

    07.07.2019 - 19:57

    Koltuk altında kitaplar taşıdığını görüyorum kardeşim. Bugünlerde hâlâ kitap okuyan birine rastlamak gerçekten nadide bir zevk kardeşim.

    Otomatik Portakal, Anthony Burgess

  • Beattim

    07.07.2019 - 19:16

  • Bu Şarkı Beni Anlatır

    07.07.2019 - 19:12

  • Beattim

    07.07.2019 - 18:59

    bob dylan eşliğinde :))

  • günün tavsiyesi

    07.07.2019 - 16:28

    filmi izledikten sonra gayri resmi soundtrack ile kapanış yapalım!

  • günün tavsiyesi

    07.07.2019 - 16:25

  • Beattim

    07.07.2019 - 16:05

  • Birine Seslenin

    06.07.2019 - 14:59

    Sensiz sıkılıyorum. Her insanın birine ihtiyacı vardır, benim ic¸in bu biri sensin.

    Lili Brik'e Mektuplar, Vladimir Mayakovski

  • Beattim

    06.07.2019 - 12:40

    Bu dünya güzel bir yer
    doğmak için
    her zaman
    pek de eğlenceli bir şey olmayan
    mutluluğa meraklı değilseniz
    arada bir de
    tam her şey yolunda giderken
    az buçuk cehenneme aldırmıyorsanız eğer
    çünkü her zaman
    şarkı söylenmiyor
    cennette bile

    Bu dünya güzel bir yer
    doğmak için
    bir takım insanların durmadan ölmelerine
    ya da zaman zaman
    yalnızca aç kalmalarına
    aldırmıyorsanız eğer
    ne de olsa bu da o kadar kötü bir şey değil
    aç kalan siz olmadıkça

    Şiirin O İnce Küllerini Toplayanlar, Lawrence Ferlinghetti

  • günaydın

    06.07.2019 - 08:19

    Uyanmıştı. Ama uykusu her nereye gittiyse, peşinden gitmek için canını verirdi

    Az, Hakan Günday

  • Beattim

    05.07.2019 - 17:39

  • Beattim

    05.07.2019 - 11:37

    ...“Beat Kuşağı” genel olarak Jack Kerouac, Allen Ginsberg ve William Burroughs merkezinde olmak üzere edebiyatla ilgilenen ve Amerika’nın dört bir yanında geniş arkadaş grupları oluşturarak sınır deneyime çok farklı araçlarla yaklaşan topluluğu tanımlamak için kullanılır. Bu süreçte özellikle bir grup oluşturma amacının olmadığı ve burada oluşan karmaşık ilişkilerin yolda, kendiliğinden oluştuğu görülür. 1940’larda, New York’taki Columbia Üniversitesi’nde bir edebi toplulukta tanışan bir grup öğrenci, Büyük Bunalım sonrası demiryollarına kendini vuran hobolar gibi amaçsızca otostopla Amerika’yı dolaşmaya başladılar. Gittikleri her eyalette yeni insanlarla tanıştılar ve adı henüz konulmasa da sisteme, geleneğe ve alışıldık yaşam biçimlerine muhalif bir kitle oluşmaya başladı. New York City merkez olmak üzere, Denver ve San Francisco‘da toplandılar.
    50’li yıllarda bu grubun edebi çalışmalarının ve yaşam tarzının gençlik üzerinde etkisi çok büyük olmuş ve 50’lerdeki bu kıvılcımdan görkemli 60’lar doğmuştur. Dolayısıyla bize “Beat Kuşağı”nı bir grup edebiyatla ilgilenen arkadaş olarak almak yerine 50’li yıllardan 60’ların sonuna dek uzanarak Woodstock’la zirve yapan ve her alanda sınır deneyime doğru ilerleyen, kültürel anlamda insanlık tarihinin “Altın Çağı” olan dönemi yaratan kuşağı almak daha doğru görünmektedir. 60’lı yıllarda yükselen underground kültürün arka planına baktığımızda hep Beat Kuşağı’nın izlerini görmekteyiz. Jim Morrison, Bob Dylan, John Lennon gibi isimlerin yaşam tarzlarında doğrudan bu anlayışı görmek mümkündür.
    Beatler, Buda’yı ve meditasyonu Amerika’ya tanıttılar. Onlar, gençliği özgürleştirdiler ve insanları kurgulanmış yaşam biçimlerinin ötesine davet ettiler. 60’ların ikinci yarısında on binlerce gencin akın akın Hindistan’a doğru yola çıkması, Batı’nın mekanik yaşam formlarından topluca kaçış anlamına geliyordu ve başkaldırının doğrudan eyleme dönüşmüş biçimiydi. Bu dönemde Jim Morrison “Dünyayı istiyoruz, hemen şimdi istiyoruz” diyerek, arayışın ne denli büyük olduğunu göstermekte ve daha fazla beklenemeyeceğini ifade etmektedir.

    Beat romanlarının ortaya çıkar çıkmaz büyük tepkiyle karşılanıp sansürlenmesi, uyandırdıkları dehşetten kaynaklanmıştır. Beat Kuşağı yazarlarının ve şairlerinin ilk eserleri, alışılmadık üsluplarından ve içeriklerinden ötürü sansürlendiler. 1950’li yıllarda bu nedenle onlarca dava açıldı, birçok eser ancak büyük oranda sansürlendikten sonra yayımlanabildi. 1960’lara girilirken Beat Hareketi, Amerika’da yeraltı gençliğinin en büyük ilham kaynağı olmuş ve müzikten sinemaya, şiirden romana her alanda etkisini göstermeye başlamıştı. 60’ların öne çıkan müzisyenleri Beat Kuşağı’ndan ciddi anlamda etkilendiler. The Doors, Bob Dylan, the Rolling Stones, the Beatles, Pink Floyd gibi gruplar yaptıkları deneysel çalışmalarla Beat Kuşağı’nın gelenek yıkıcı-muhalif karakterinin müzikteki temsilcileri oldular. Mülkiyetsizlik-aidiyetsizlik gibi değerleri merkezine koyan Hippiler doğrudan Beat Kuşağı’nın derin etkisi altındaydılar. Amerika ve Avrupa’daki 68 hareketleri de eylem pratiğinde Beat Kuşağı’nın tavrına yakın bir duruş sergilemektedir. 60’lı yılların iyimserliği, coşkusu ve deneyselliği yerini 80’lerde sanat da dahil olmak üzere her şeyin mekanikleştirilmeye çalışıldığı, gerici bir döneme bıraktı. Bu değişim, Beat Kuşağı’nın pratikte sonu olacaktı...

Toplam 455 mesaj bulundu