Konuşun!
Susmayın artık!
Sessizlik,
Sağır ediyor kulaklarımı!
Bombalar patlıyor sessizce,
İçimde bir şeyler yıkılıyor,
Çok sessiz, çok sakin.
Bir farklı hava bu gece.
Bir garip esiyor rüzgar.
Hüzünlü gibi yağan yağmur.
Nedendir bilinmez,
Kokusu dahi değişmiş toprağın.
Dünya gözüyle göremedim.
O payidar yüzü özledim.
Gözlerini anlattı bana,
Deniz gözlerini özledim.
Resmin var her an ellerimde.
Müziğin ince parmakları okşuyor ruhumu.
Nazik elleri geziyor üzerinde.
Yalnızlıktan çatlayan ruhum,
Onarılıyor dokunuşları altında.
Sessizlikten kararan gözlerim,
Bitkinlikten kapanan kulaklarım,
Yalnızlığıma sunacak bir bahanem yok.
Uzun uzun neyi anlatayım ki?
Nasıl yalnız kaldığımı, niçin anlatayım?
Daha doğrusu, kime anlatayım?
Başarısızlıklarım var kimine göre,
Kimine göreyse beceriksizliklerim.
Yalnızlık benliğime iyice işledi.
Her bir hücremde,
Her bir saç telimde,
Ellerimde, gözlerimde...
O kadar içime işledi ki yalnızlık,
Ben yalnızım, yalnızlık da ben;
Yalnızlık şakaya gelmez.
Ciddi bir meseledir yalnızlık.
Öyle hep evde yalnız kalınmaz!
Mesela gecenin bir yarısı parkta,
Yahut yürüyorken karanlık sokaklarda,
Muhakkak ki güneşin en tepede olduğu anda,
Camdan odama vuruyor bir ışık.
Karanlık gecemi aydınlatıyor,
Tasasız, sessiz bir ay ışığı.
Yalnız oda benim gibi,
Bir başına bakıyor yalan dünyaya.
Sen yalnız gökte bir başına,
Uzun yıllar geçti şu dünyaya geleli.
Geçen zamanın arkada bıraktığı,
Birkaç hatıra tanesi,
Hala nefes aldığımı gösteriyor.
Nefes alıyorum hâlâ,
Ve hâlâ yaşıyorum.
Ruhum ölü denizde bir dalga gibi,
Var olduğunu kanıtlamaya,
Sahip olduğum hiçbir şey, yeterli değil!
Hesaplaşmalarım, içimde bir yerlere,
Sessizce yıkım götürüyor her saniye.
Kabaran duygular bir balon misali
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!