vuruldum yâr
gül yaprağında sarılı kurşunlarınla
ölümle sınandı hayatım
feryadım
süzüldü fırtınalı eleklerde
avuçlarımda kalan
Üzümün salkımı dalına yaslı
Dolanır arılar balın üstüne
Hasretin zorluğu binmiş yüreğe
Yürek de yaslanır sazın üstüne
Yağmurlu bulutlar dağa yüklenir
sinemi vuruyor
dağların yeli
gözümden uzaksın
gönlümün gülü
yosunlu taşlardan
sabır süzerim
bülbüle sormuşlar
altın kafeste nicedir halin
_____'ah vatanım' demiş
işbirlikçiye sormuşlar
sen bu vatan için neylersin
denizlere umut ektim
unuttum gittim
bir gün fincan çevirdim
baktım fincanda balık
bardakta deniz suyu
iyiye işaret
varsıl ülkemin
köyünde doğduk
kentinde bulduk kendimizi
biraz aç biraz toktuk
yitip gitmemek için
gecelerinde memleketimin
dağların dağların çokluğu
eğlemez şafakların sökümünü
uyanır menekşelerin moru
kıpır kıpır uyanır
son kanatlarını vurur geceye
barışı getiren kuşlar
Kelkit’in yatağı derin bir vadi
tutuşur altında evrenin odu
Niksar Reşadiye saati kurdu
bir yıkımı bekler Tokat elleri
evler bindirilmiş üç beş demire
cigaramın tütününü
yakıversen gözlerinde
dumanında kaybolurum
gelemem ki yar
__ gönül yarem düş güneşim
Güler
adın geniş zamana biçimlenmiş
gülmek
sevginin eylemli hali
oldukça da güzel
ey dudaklarıyla alevlenen kız
Ben emekli Cafer DEMİR, hocam bu gece senden ayrıldıktan sonra sayfanızı bir güzel dolaştım şiirlerin zaman zaman beni uzaklara götürdü bazıları için yorumlarımı yazdım, ama emin olun şiirlerine doyum olmuyor.Gecenin ilerleyen saatlerindeyim ama şiirlerin olan uykumu da aldı götürdü hadi uyuyabilsin ...
hocam iyi günler sizle görüşmem gerek telefononuzu bulamadım adım hasan gençay telefonum 4235808 ararsanız memnun olurum saygılar