Adım adının yanına gelince,
Kenetlenir, aşka düşerdim.
Seni sevdiğimi söyleyince,
Cevabına susayıp, sükutumla dinlerdim.
İdamını sunmuş bir aşk var.
En derin düşüncesiyle, savrulmuş bir sevgidir.
Bucaksız köşede duran, umutlu ayrılıklar.
Bilinen sevgiyi yitiremez, alınmış yenilgidir.
Evet alabildiğin yolu al.
Yalnız geride, sana bağışladığım sevgilerle kal.
Susuzluk çeken sevgiye muhtaç, bir yudum aşkım.
Dalından koparılmayı bekleyen vardır, salkım salkım.
Üzüm bağına serilmiş, bu gece.
Tüm duygular taşarken,
Şaşkınlık zirvesini yaşarken, laldı(m) .
Gözümdeydin, ne derdim.
Sıcak bir “merhaba” yansıdı.
Emin ve güvenirliliğin temsili.
Maziden gelen düşler ile sevgiler.
Uludur sevmelerim, almasını bilirsen.
Hasret kalmış gözlerine, bakışlarına hisler.
Aşktır yurdu, çiğnenmez yaşamasını bilirsen.
Mücevher bir sandıkta gizliydi sevdam.
Mevzusu açılmamış, yüreklerle kaldık.
Her sabah bir uğraş, bir karşılaşma yahut sürpriz.
Kanunudur yaşanmışlığın acısı yada sarfetmek gerekir açılacak her yeniliği.
Yoruyor yobazlığın ve haykırışların düşüncesizliği.
Yoruyor hayata denli ve densiz bakışlar. Yine hangi kuytu köşelere çekilip konuşacağım benliğimle, yine kim bilir göreceğiz her türlü yaşamı.
Dertler, kederler, sıkıntılar kapatır mutlulukları, bir eksinin binlerce hatta milyonlarca artı ile çarpılması gibi.
Kapatır kısmeti içe gömdüklerimiz. Bir daha aydınlığa kavuşturmamak adına.
Vuslat, yakar yüreği.
Vuslat, yıkar dileği.
Vuslat, çoğaltır özlemi.
Vuslat böyle mi olacaktı?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!