Hiç bir zaman unutmamışım seni,
Ne yüreğim soğumuş
Ne de yatağım; sen giderken…
Caddelerden sarkan perdeler gibi yırtık,
Caddelere bakan eskimiş evler gibi yıkık,
Düş Atlasında Yalnızlık
Coğrafya atlası gibisin
Geniş göllerinde var…
Düzensiz nehirlerinde,
Amazon gibisin
Verimli ve bakir,
Doğum günün senin,
Senin doğum günün,
Sıcak Denizlerin Türküsü gibi
Doğum günün senin,Armağan olsun.
ulaşmasıdır yarına bedenlerimizin,
Dostluk rezilce bir şeydir,
Ellerinde ararsın medeti,
Bitmez, ılık akşamlar hürmetine.
Dostluk rezilce bir şeydir,
Sevdan yetmez derinliğine,
Tesadüf yaprak düşmesidir;
Evliliğim;
Titanic gibi gömülüyor
Karanlık sularına yavaş yavaş! ...
El sallamak boşuna,
Bindiğim Aşk Atı dört nala,
Fırsatım yok çaput bağlamaya
Bırakıpta gitmek seni
hiç olmadığı kadar zor
sıcak yatağından bırakıpta gitmek seni
uzak ara aşklarda seni
bırakıpta gitmek,
Kimseye diyemem elveda
Hele sana, asla canım,
Elveda da ölümüne
Panikliği vardır veda’nın.
Bir daha görüşememek,
Bir daha paylaşamamak,
Gençlik umudu bizimkisi,
Ya tutarsa dedik başta…
Öyle zamanlar geldi ters döndü her şey,
Birbaşına kaldık çaresiz birbaşına…
Gençlik umudu bizimkisi;
Ellerimiz gerçekti ama,
Seni tanımak,
Bilinmez bir yolculuğa çıkmanın adı,
Seni tanımak bakışlarındaki anlamı çözmek sanatı…
Ve bulutların üstünde gizemli yolculukta,
Hep adınla başlayan kıvrımlarda senin tadın;
Ömrümün çakrası gibi bana bakıyor.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!