Elimizle gerdiğimiz perdelerde ağlıyor zaman
Terkedilmiş değirmenlere döndük,
Zehirlenmiş köpeklere...
Her sabah can bekliyoruz aynalardan
Doktorlar, ilaçlar, alışamadığımız geçmiş olsunlar
Güneşi getireyim sana
Yaşam bul
Çiçekler açsın dallarında
Pul pul
Çocuklarımla birlikte
Eski bir türkü gibi
Kaç kişi anımsar, bilinmez
Unutulup gitmiş o şimdi
Alın yazısı değişmez
Yüreğinde terk edilmiş kentlerin hüznü
Uzat ellerini ölüm, daha yakınsın şimdi
Sarı sular, kara duygular sardı dağ başlarını
İlkin yavaşça sarsıldı, sonra yıkıldı birden
Senelerce adına şarkılar yaktığımız zaman
Geçmiş işte, gelecek sessiz bir çığlık artık...!
Seneler sonra bir gün sevgilim,
Karşılaşsaydık alın yazısı derdim buna
Benliğime paslı bir çivi gibi işlemiş sevgin
Söküp atmam olanaksız
Anımsadığım ne varsa, hepsi senin
Boşuna haykırma geceye zenci kız
Boşuna nefesini tüketme mermer dişlim
Özlediğin imgelerin hepsi bende
Beklediğin geceyi ben çaldım.
Ben yosun ve şehvet kokan
Benim istediğim çok değil aslında
Kapılarımı kapatmadan yatabilmek geceleri
Eski ölümleri, acıyı hiç anımsamadan
Girne kıyılarından seyredebilmek
Ay yıldızlı gemileri.
Biz Mustafa Kemal'in elleri...
Biz gösterdik ordulara ilk hedefi.
Kocatepe'deydik, bütün hışmımız üstümüzde,
Bütün kuvvetimizle atıldık ileriye...
Biz Mustafa Kemal'in elleri...
N'ettik bilmem ki köpekbalıklarına
Bakarlar
N'ettik bilmem ki Allah'a
Böyle istedi
Böyle kodu bizi deniz ortasında
Uzun yoldan geldiniz
Köyümüze uğramakla efendim,
Pek büyüklük gösterdiniz
Hele bir soğuk ayranımızı için
Senelerce biz dinledik
Biraz da siz dinleyin...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!