MASKELİ SURATLAR
Bir gün kara bir günse beyaz
Değişken bir denge,
Gökteki bulutlar
Bir gün güneşlik bir günse ayaz
GİTTİN GİDELİ
Son defa gülüşün canlandı gözümde
Sarardı benzim renk kalmadı yüzümde
Küstüm artık bu acımasız kadere
Yıkıldı aşk sarayım gittin gideli
Saat gecenin üçü olmuş
Bu sana son gece mektubum
Şimdi sen yoksun bende yokum
Olmayan ikimize yazıyorum bu satırları
Seni görsem konuşsam ne fark eder
Kaldır başını arkadaş! gidenler utansın
Solma yaprak gibi sen daha baharsın
Oku eski bir şarkı şu geçmiş canlansın
Oturup sabaha kadar, içelim arkadaş! ...
Sırtlamışız dertleri,bükülmüş belimiz,
Nefsine saplanan bıçak,
Kör etmişti gözlerini
Göremiyordu acı gerçekleri
Akşam olunca koştur koştur
Alelacele kumar masasına
Sanki kumara değilde,gidiyordu bayrama
Bir şiir yazmak istiyorum
Nazım kadar cesur
Hayyam kadar uçuk
Oğuzcan kadar duygusal
Bir şiir yazmak istiyorum
Dar avlulu sarı ev
Kırmızı tokalı mavi düş
Kırık kanatlı yalnız gecede yitik anılar
Ve ben
Son deminde cam kırığı suskunluğum
Kalabalık kaldırımların ıssız yüreklisi
Garip anam düşer gama
Silmez yaşını benden uzak
Hasret girdi kaçıncı yıla
Hasat oldu buğday başak
Kutsalım siyah tarak süzülür mü saçından?
Kırık kanatlı kahır kuşum
Sarp kayalık gönül yokuşum
O yüzden böyle mağrur…
Bitkin ve de solgunum
Anlamazlığımdan değil anlaşılmamam
Ah!
Bir imkanım olsaydı da tutunsaydım yıldızlara
Hep orada kalsaydım
Bitseydi tutsaklığım karanlığa
Işıklarında arasaydım sevgiyi
Bir daha uğramasaydım yalan dünyaya
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!