Akşam oldu yine,
ve
yine yağmur yağıyor.
Ben beklerken,beyaz geceyi.
Karanlık çöktü beyazlığın üstüne...
Ürkütüyor bu umarsızca çöken,
Gözlerinde gördüm,
Yaşayan beni....
Yanlızlığımı paylaşan,
Gökyüzünde yıldızlar,
Yer yüzünde dört duvar
Odam....
Her attığı adımda düşecekmiş gibi sendelerdi,
Yalnızlığı kaderi olmuştu dertlenirdi,
Dertmiydi onu çökerten
Yoksa yılların yükümü.
Ekmeğinin derdindeydi, kaleşliklere inat,
Sevdası çoktan terk etmişti bedenini,
Seni sen olduğun için sevdim,
Kara gözlerin için değil,
Yüreğinde saf ve temiz sevda için,
İşte can..
Seni sen olduğun için sevdim / seviyorum..
Kim akıllı kim deli,
Şaşırdım ben yine,
Herkes ayrı telden çalıyor,
Bak sen şu feleğin işine..!
Kimi sevda delisi,
Dusun dostlari ile atisma
Gönül yaslidir daginda
Diken gül kokar baginda
Sevdasi ates bagrimda
Öldür beni kurtulayim..... Ezgican
Belli belirsiz bir yaşam,
Pamuk ipliğiyle bağlanmış.
Yitik ve kayıp yaşantı..
Salkım saçak olmuş,
toplamak ne mümkün,
Sensiz.!
Adım adım dolaştım sokaklarında,
Özgürlüğün ve esaretin tümünü almışsın içine.
Meydanlarında cınlıyor halkın sesi,
Tarih kokuyor tüm sokaklarında ve caddelerinde.
Boğazlarınla ve yedi tepenle
Gelsen yine,
Acsam koynumu sana.
Özlemini gidersem kokunla.
Mutluluğu getirsen,,
Kaybetiğim mutluluğu.
Doğan güneş gibi,
Dinle dışarıdaki sesi yağmur yağıyor,
Yağmurun sesi insanı ürpertiyor,
Dalgaların sesinden farklı,
Bazen buna araba sesi ve insan sesi karışıyor.
Bazen hiçbirini duymuyorum sanki,
Yaşam durmuş hiç birşey hareket etmiyor gibi..
Yine benden önce davranilmis...
Tülay İçen'in şiirlerine uğradığımda gördüğüm içtenlikti.
Bu yüzden şaireyi okumaya ve takibe değer bulduğumu ifade etmek isterim.