Yolları sarıp sırtına
Lal olur mu kul olana
yoldaşlık kolay değil
her şeyi sorgulayana
Şehrin ücra bir köşesinde
Levhası var, Yetim Hane
Bırakmışlar, birden çok var anne
Kardeşlerim onlarca, hepsi can pare
Yar üzerime doğmadan geçtin
Bir selam vermeden geçtin
Sen kimin gönlündesin
Dermanım bana dert imiş
Bilmeden her dem ister imiş
Gönül bu işe kanmaz imiş
Derdini dermana çalar imiş
Yazıcıoğlunun Zindanları
Cehennem zindanlarından
Cennet bahçelerine ugurluyorum
Mendilin üstüne derdimi saçtım
Yârim Üsküdar’dan ne olur gel
Kayığın üstüne gölgemi açtım
Şemsiyem elimde bul da gel
V/atan
ATATÜRK TÜRK’Ü VE ÜLKÜ’SÜNÜ ÇOK SEVDİ
O’ çatık kaşların altın da
Pamuk gibi kalp saklıydı
Yağmurdan ıslanmış saçları
Süzülüyor suları
Nede mutlu etti yağmurun ıslatması.
Oğlum dedi hadi eğlence,
Yağmurda yürüdük dün gece.
Sular süzülüyordu, o mutluluktan uçuyordu.
Ben ata bindim
ya kısmet dedim
bir hanede indim
ecel şerbetini içtim
kefeni o gün giydim
meyveler verdim
Bu topraklardan bende geçtim,
Bu sulardan bende içtim,
Bu çiçeklerden bende derdim,
Bilirmiydim; seni böyle terk edecektim.
Bende bir yuva kurdum,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!