Dinleyin oğullarım,
Kızlarım dinleyin.
Kendiniz bulamazsanız da bu gerçeği,
Duymadık demeyin.
Hayat tek başına yaşanır oğul,
Tek başına çekilir çileler.
Gözüm, ruhum dediğin yakınlarının
Bilmediği neler yaşanır neler.
Dünyaya tek başına gelinir oğul,
Tek başına ya!
İkiz, üçüz, dördüz bile olsan,
Tek tek gelinir dünyaya.
Kimse kimsenin yerine ağlamaz.
Ve kimse süt ememez başkasının yerine.
Anan koparır seni kendinden,
Ancak atmaz, alır ellerine.
Fakat beraberlik artık bitmiştir.
Ona onun, sana senin
Soluğunu soluma hakkı verilmiştir.
Tek başına devam eder hayat,
Herkes kendinden sorumlu artık.
Aldanma sahte merhametlere
Merhametsiz ve bencildir.
İnsanoğlu denen yaratık.
İnsan eşref-i mahlukattır,
Ama kaç kişi?
Ahsen-i Takvim olan da tek başınadır.
Esfel-i safilindeki de.
Peygamber tek başınadır,
Tek başına şeytan.
Herkes şeytanını içinde taşır,
Tek başınadır insan.
İnsanı iyi tanı oğul,
Altı milyar insanın içinde,
İnsanı tanıyabilmek için,
İnsan olmalısın sende.
Pek çok insan görürsün,
Yaşadığın sürece çevrende.
Çok fazladır bilesin,
Sureti insan, sireti hayvan, evrende.
Fakat sen tek başınasın,
Bunları bilsen de, bilmesen de.
Meleklerin secde ettiği insan,
“İnsan” olmak için çok çalış oğul.
Tek başına başarılır bu.
Yardım edecek bulunmaz,
Sen istesen de.
Sahte şeyhler,
Ve zalim emirlerden,
İnsanı yok etmek için icat edilmiş,
Delikli demirlerden
Medet umma oğul.
Onların kendine bile hayrı yok.
Küfür tek millettir, İslam tek.
Ayrı-gayrı yok.
Ama bilemezsin kimdir,
Mümin, münafık, kâfir.
Pek çoğu neye inandığını bilmez,
Haberi olmadan kendine tapar.
Kim kimdir,
Kim nedir,
Allah bilir.
Tek başına emeklersin,
Yeryüzünde.
Kimse senin yerine sürünmez,
Kara yerlerde.
Aç kalınca, tek başına ağlarsın.
Tek başına ağlardın altın ıslanınca.
Tek başına ayağa kalkarsın.
Ve tek başına atarsın ilk adımını.
Koşup oynarken tek başınasın,
Düşüp kalkarken tek.
Bir çileli sınavdır hayat,
Çaresiz çekilecek.
Tek başına nelere katlanacaksın,
Sona erinceye dek.
Tek başına yürünür bu yolda.
Sokakta, tarlada, evde, okulda.
Hep ilerdedir, varmak istediğin menzil,
İleride kızıl elma.
Çocukluktan gençliğe,
Tek başına geçilir.
Kimse yardım edemez.
Ne heyecandır göreceksin,
Bıyıklar terler terlemez,
Dünya küçülür ayaklarının altında.
Kainatın en güçlüsünün,
Sen olduğunu zannedeceksin.
El yumruğunu yiyene kadar,
Kendi yumruğunu balyoz bileceksin.
Bunları hep tek başına yapacaksın oğul,
Herkesle bir arada,
Ama yalnız olacaksın.
Allah’a en yakın olduğun andır.
Gençlik, senin tertemiz olduğun zamandır,
Bu çağda hakkı tanıyan kurtulur.
Kurtulur, bu çağda “insan” olan.
Çevrene ters düşme,
Herkesle iyi geçin.
Sabır, seni pişirecek fırındır,
Unutma!
Zafer, senin için yarın.
Mütevazılıkta, bir köprü,
Cömertlikte, toprak gibi ol.
İnsanları dışlama,
Onlardan birisin sen.
Ağaçta yaprak gibi ol,
Görünen yüzünle kendini fark ettirme.
Yaşam biçiminle fark ettir.
Tek başına da kalsan,
Haktan yana ol.
Doğruluktan ayrılma.
Ve her daim dürüst ol.
Bunlar çok zor işlerdir oğul,
Hepside tek başına yapılır.
Sen mutlak doğruya koş,
İnsanların alkışlarına aldanma.
Onlar her zaman bir Donkişot arar,
Başarırsa alkışlamak,
Başaramazsa taşlamak için.
Alkışlanacaksan da hak için,
Taşlanacaksan da hak.
Uğruna can verilmeyecek yoldaysan,
O yolu bırak.
En doğru yol birkaç tane olmaz.
Ararsan bulursun mutlak.
“ O aramakla bulunmaz Hak’tır.
Onu bulanlarda arayanlardır.”
Ey oğul,
Tek başına kalsan da,
En kara gecelerde,
Ve tek başına kalsan,
Düşmanla çevrilmiş çemberlerde,
Kararlı ve sabırlı ol.
Boğmaz insanları gece.
Tüm insanlar geceden korkar,
Gece, insanlardan.
Düşman çemberine gelince:
Onlar beraberdir,
Ama her biri tek başınadır.
Birine saldırdığın zaman,
Karşında bir düşman vardır.
Her biri tek başına olan kalabalıktan,
Hiç korkulur mu?
Beş kişi birleşip,
Bir yumruk yapacak,
Bu hiç olur mu?
Sana düşen,
Körpe bir kuzu gibi meleşmek değil.
Genç bir kurt gibi vuruşmaktır.
Tek başına da olsa,
Düşmanına saldırabilen tek hayvandır kurt.
Böyle yiğitlerle vatan olur toprak,
Böyle yiğitlerle yaşar yurt.
Tek başına ay ışığında,
Ulu dağlarda.
Tek başına zifiri karanlıkta,
Bahçe, bağlarda.
Tek başına sen vuruşursun,
Anan ağlar da,
Tek başına kurşun yersin,
Yar yaranı bağlar da,
Acı tek başına çekilir.
Çile tek başına.
Anam, babam, bacım dersin,
Tek başına düğün edersin.
Misafirlerini kendin ağırlar,
Çağırmaya kendin gidersin.
Davul çalsa halay tutanın olmaz,
Tek başına her bir işe yetersin.
Eline kına vuracak yaren bulunmaz.
Sırtından vuranın olmaz gerdeğe girerken.
Hayat budur oğul,
Üzülme sakın.
Metin ol, en diri
Tavrını takın.
Zayıflığını hissettirme itlere.
Tek başına yürüyeceksin oğul,
Sonuna dek bu yolu
Yol boyunca çınarlar göreceksin,
Yaşlı ve ulu.
Bu çınarlara değip gelen her rüzgarda,
Havayı kokla oğul,
Aklını yokla oğul.
Bu havalarda bulabilirsen eğer,
Yesevi’den hikmetler,
Hacı Bektaş’tan nefesler var.
Düldül’ün kişnemesi,
Zülfikar’ın havada bıraktığı sesler var.
Hayber kapısından sökülmüş,
Demir kafesler var.
Muhibbi’den gazel,
Şah Hatai’den nefesler var.
Kaygusuz Abdal’dan altın uçlu bir ok,
Pir Sultan’dan sesler var.
Yunus’tan, Mevlana’dan,
Alınacak dersler var.
Bu yolda da tek başına kalacaksın.
Hacı Bayram’ın, iki yüz bin ihvandan,
Tek başına kaldığını bileceksin.
Yerinde Yavuz,
Yerinde Yunus olacaksın.
Bu yolda varsa nasibin,
Mutlaka alacaksın.
Tek başına yüklenir, hayatı insan.
Kahırlar tek başına çekilir,
Medet olmaz yardan, kızdan, oğuldan.
Hesap isterler senden,
Ekmekten, tuzdan, baldan.
Hayatın bin bir zorundan,
Çilesinden bıkılır,
Dayanamaz artık insan,
Sabrı tükenir.
İşte orada sıkı dur.
Sabret ve Hakk’a yönel.
Bunlara da tek başına karar verilir.
Hayat tufanıdır bunlar,
Köpürür, taşar, savrulur.
Beynin yerinden oynar,
Zannedersin ki kafatasın çatlar.
Ey oğul, işte bütün bunlara,
Katlanarak geçer hayatlar.
Tek başına.
Acılar tek başına çekilir oğul,
Tek başınadır hastanelerde
Şifa bekleyenler.
Hastalık tek başına çekilir,
Kimse kimsenin yerine,
Hasta olmaz.
“Koyun koyun bacağından,
Keçi keçi bacağından” derler unutma!
Herkes kendi yaptığının karşılığını görür.
“Suçların şahsiliğidir” bunun adı.
Kimsenin yerine kimseyi asmazlar.
Herkes, her zaman tek başınadır.
Yiğitlik tek başına yapılır,
Köroğlu, Dadaloğlu gibi.
Ötekiler arkadan gelir.
Kurşun tek başına karşılanır,
Tek başına buluşulur hançerle.
Tek başına düşer insan yere.
Ötekiler kaçışırken ötelere,
Ilgıt ılgıt kan dökülürken toprağa,
Yiğit tek başınadır.
Can kaygısıyla kaçılırken,
Sola, sağa, can verir yiğit.
Tek başına.
Sen izlerken yücelerden,
Onlar tek başına,
Çırpınır, çığrışır, yırtınırlar.
Ağu katılmış gibi aşına.
Cansız bedeni törenle yıkarlar.
Onlar kalabalık,
Sen tek başına.
Azrail’le göz göze gelmişsindir,
Habersizdir onlar.
Sen emri ilahiyi kabullenirken,
Tek başına.
Onlar senden utanırlar.
Alel acele sararlar kefen bezine,
Alel acele kılarlar namazını,
Alel acele koyarlar sine.
Kerpiçler, tahtalar döşenir,
Alel acele üstüne.
El birliği ile örterler üstünü,
Bir taş dikerler başına,
Çömelirler sonra başına.
Rüzgarın ıslığı karışır,
Sevenlerin hıçkırıklarına,
Hoca Kuran okur.
Sesi titreyerek sanki
Oradakiler anlamadan dinler,
Koyunun kaval dinlediği gibi.
Sen aşağıda, tek başına,
Görürsün hepsini.
Ne yapmışsan, o gelmiştir seninle.
Onlar ne yapsa da boşuna.
Doğarken bir başınaydın,
Ölürken, bir başına.
Yavrularım,
Unutmayın sakın ha!
Şah damarından, daha yakındır,
O, insana.
Bu yüzden insan, Ahseni takvim,
Eşrefi mahlukattır, bu yüzden.
Ama nefsine uyarsa,
Aşağıların aşağısında olur,
Kurtulamaz,
Esfeli safilinden.
Buna göre yaşayın dünyada işte.
İnsana dayanma, ölür.
Duvara dayanma, yıkılır.
Dağlara dayansan, bir gün,
Hallaç pamuğu gibi atılır.
Her insan kendi kaderini,
Tek başına yaşar.
Bu yolu, baştan sona,
Tek başına koşar.
Ey oğul,
Hiçbir faniye bel bağlama.
Dünya fanidir.
Dünyalık için gözyaşı döküp ağlama.
İki dünyada da saadet olmalı,
Emelin senin.
Size en son vasiyetim budur,
Böylece bilin.
Mala, mülke, şana, şöhrete değil,
Hakk’ın ipine sarılın.
Şöhret, afettir, unutmayın.
Sevdiğinizi Hakk için sevin.
Darıldığınıza Hakk için darılın.
En zor hesap –Kul hakkı-dır.
Aman ha, ondan sakının.
Ey oğul,
Hakk’a dayan,
Hakk’a güven,
Hakk’a ram ol.
İşte budur insanı,
Mutluluğa götüren tek yol.
Allah bakmaz, kimsenin,
Eline, yüzüne, kaşına.
İyi yaşayan cennete,
Kötü yaşayan cehenneme gider,
Tek başına,
Tek başına.
(9 Mart 1998 - İstanbul)
Muharrem KılıçKayıt Tarihi : 28.1.2017 22:22:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!