Uğramadan sana, geçsem uzaktan;
Yine de peşimden gelirsin ölüm.
Kurtulsam da hergün onca tuzaktan,
Vakti gelir bir gün bulursun ölüm.
Söyler misin bana; sen nerde yoksun?
Gizliden gizliye mahzun yüzüme;
Geçti de karşıma baktı bir hayli.
Cemali, ırmaktı yanan közüme,
İnceden inceye aktı bir hayli.
Çağırsam geriye döner mi bilmem…
Ben çocukken, yağmurlardan korkardım.
Bulut ağlar, ben ağlardım bir de sen…
Gök gürlese irkilirdim, örfünden,
Bulut ağlar, ben ağlardım bir de sen…
Ben çocukken, utanırdım ar’ımdan,
Merak etmez kimse beni, bilsem de;
Anlatayım bir şairce dil ile.
Gâh ağlayıp, gâhi zaman gülsem de;
Ömrüm geçer çoğu zaman, zul ile.
Yufka gönlüm sarsılır da ığramaz,
Geceye yayılmış, ay ışığında;
Amaçsız uçuşan, kuşlar gibiyim.
Ömrümün mevsimi hazandır artık,
Mezarım üstünde, kışlar gibiyim.
Sahteyi gerçeğe satamıyorum,
Sanki fazlaymışım ben bu hanede,
İstemezsen eğer, gelmem bir daha.
Bağrıma taş basar hemen giderim,
İstemezsen eğer, gelmem bir daha.
Sütümü verdiysem, analık hakkım…
Hayat bahçesinde süslü ağacın,
Dalında tomurcuk güldü gençliğim.
Rengârenk çiçekten aldı özünü,
Kovanda taze bir baldı gençliğim.
Hedefi şaşmazdı, gitti çığırdan,
Bir sonbahar günüydü, ıslak idi sokaklar.
Bakıyordun uzaktan, deli edercesine.
Yapraklar savrularak, uçuyorken sonsuza,
Bakıyordun uzaktan, deli edercesine.
Unutmadım bir tanem, unutmadım hiç seni
Bir zerresin şu koca âlemde,
Övgüye kanma, nara düşersin.
Başın dik olsun, duruşun hem de...
Diklenme, bil ki zora düşersin.
Onursuz zengin; ziyan içinde,
Gideyim, bir ziyafet çekeyim dedim,
Torpil geçtim mideme, doyurdum bugün.
Önüme ne geldiyse, her şeyi yedim.
Yılda bir kez kendimi, kayırdım bugün.
Görünce bir lokanta girdim içeri.
Şunu da söylemeden geçmeyelim Baba olmadan Ana olmuyor:D
Şunu da söylemeden geçmeyelim Baba olmadan Ana olmuyor:D
Şunu da söylemeden geçmeyelim Baba olmadan Ana olmuyor:D