Sen gülünce doğdu aşk
Güneş battı gamzende
Bu yaz da güze döndü
Tatil bitti sayende.
Oysa ki, karar verip
Deliye her gün bayram
Şaire her hüzünlü gün
Hiç tatmadım yar
Arifeyi yaşat bir gün..
29.09.2008 / İstanbul...
Sensiz bitip tükenir miyim
Yokluğuna dayanamam mı sanıyorsun
Asıl seninle yaşadım sensizliği
Elmanın içinde büyüyen böcektim
Isırdın... yuva tuttum diş izlerini
İlk imtihanı geçip
Bu dünyaya gelmişim
Geçemeseydim eğer
Eşek ya da köpektim.
Korkuyorum vallahi
Bana çile ruhuma çile
Çile, kurduğum hayalin haşmetinde yaşam
Yine de hayalinden uzak
Ne bir günüm var ne gün de bir zaman
Çiledir ruhuma, gönlümün hayalinden aldığı haz.
Bir hayal ki, haşmetinde hem intizar var hem de, niyaz.
Başım kel değil
Nede boyum kısa
Uzunda değil
Kilom da, ortada
Kulaklarım, kaşlarım, gözüm
Eh iyidir görünüşüm
Hiç sorma
İyileşemiyorum ama
Beterden iyiyim bu aralar
Dağıtıyor insanı işte bu melun
Bilirsin aşk başka bir şey
Beni boş ver,
Yüreğim büzülüp içine çökmüş
Kulaklarım sağır lal olmuş dilim
Gözlerim kör ruhum eskimiş
Bilmem kim ne deyip ne yazıp çizmiş.
Hissedip duymuyor bu kalp artık
Gönlüm sevilmenin hazzını
Sevip aşk acısını tadar
Aşk alışkanlığım kroniktir
Kronik bronşitim kadar...
İstanbul...
Kanlı bir aşkla bağlıyken hasretine
Sanma ki, yokluğun canımı yakar
Kalbime bıraktığın yarayı
Kah onarıp kah dağlayarak
Varıp kendi özümde kendimle savaşırım.
tebrik ederim arkadaşım..zekan ve nüktedan tavrın bu şiire de bulaşmış..saygıyla eğilirim :)