Doyulmaz anlardı seninle sabahlamak
Biraz yorgunda olsa kollarında uyanmak
Hatırlarım dantelli yastıkların vardı
Senin kadar günahsız tenin kadar beyazdı
Cama yakın yatağın süslüydü kırlentlerle
Aşk şarapsa bil ki, sarhoşum körkütük
Pike yaptım mahzene her yanım ezik çürük
Mahzende dibe vurdum her kadeh senin yüzün
Şikayetçi değilim sarhoşum hüzünlüyüm
Böyleyse aşktır aşk içinde varsa hüzün
Azizem...
Nerde akşam sabah orada toplardım çulu
Keyfimce yaşar yaşatırdım oyunu
Kaygısız serseri dolu dolu
Çat kapı uğrardım anlayacağın aşka
Aşk bana günü birlik oyundu...
Her yaşanan şey bir tecrübe
Derstir öğüttür hisse alana
Olgunluk verir üstelik zamanla
Peki ya Aşk.. Aşk öyle mi ki
Tövbeler bozdurup da
Devam eder haylazlığa...
Fecre yol alan sessiz gemiyle
İçinden geçtiğim tüneldir gece
Bindiğim limanda güneş batsa da
Yeni bir sabaha yol alır gece.
Umutlarım yolcudur gemi han
Sen bana böyle yakınken hatta içimde
Ben sana öyle yabancı oluyorsam
Kalbimi sallıyorsan her nabız atışında
Üstelik damarlarımda sinsice dolaşıp
Soluklanıyorsan soluklarımdan
Beslenip kanımdan yani içimde saklanan
Bir an kavuştuğumuzu düşün ve gözlerini yum
Düşün ki, boynuna yıldızlardan kolye
Kır çiçeklerinden saçlarına taç koydum
Öğlen sıcağında gölgelendiğin söğüt dalı
Gece ayazında sana ateş yine ben olurdum
Ey sevgili sen bana bin kalplik sevdasın
Mabedime giden yol
Ki, o senin gözlerindir
Bakma ne olur öyle geçemem
Boğar beni vehimlerim
Girip de, kendimi, bulsamda mavileri
Kovarsın sonra, ben bilirim seni
Aşka dair ne varsa hepsini satın aldım
Bir asuman kaldı ona da haber saldım
Gökteki yıldızları yakamozu deryayı
Aşka dair ne varsa hepsini satın aldım.
Söylenmeyecek artık bilinen hiç bir şarkı
Nasıl ki, eriyor şeker çayın içinde
İşte öyle eririm süslü hatun görünce
Şeker çaya tat verir içene lezzet
Süslü bu laf anlamaz dünyamı eder zehir.
Bıktım artık Allah'ım kurtar beni bu dertten
tebrik ederim arkadaşım..zekan ve nüktedan tavrın bu şiire de bulaşmış..saygıyla eğilirim :)