Çocukken, yeni tanıştığım her büyük,
Büyüyünce ne olacaksın diye sorardı
O zamanlar, bu soruyu, aslında kendi kendime sormam gerektiğini
ancak şimdilerde anlıyorum...
Yavaş yavaş biten bu koca ömrü, küçücük adımlarımla öyle çabuk geçmişim ki,
artık, her sabah uyandığımda ellerimi sıkı sıkı tutan küçücük bir çocuk buluyorum başucumda.
Çocuksun diyorsun ya hala;
Keşke sende öyle kirlenmemiş,
keşke sende öyle güzel kalabilseydin
belki hala çamurdan pasta yapıyor olurdun bana...
Kendi değerimden daha fazla çalmamayı başarabilmek adına,
tüm çıplaklığıyla değer yargılarımı yeniden yargılıyorum
O kadar çok sustu ki yüreğim,
şimdi ne söylesem dilim sürçüyor...
Bardağımda sana ait son bir dudak payı bıraktım.
Her gün onu öpüyorum gözlerimi kapatmadan...
Adam gibi yaşamak zor zanaat...
Değer verdiğim insanların, meğer hala küçük birer çocuk olduğunu farkettiğimde anladım.
bir yağmur gibi akıcı olmalı herşey
aşk, ihtiras, şehvet, utanç, giz
herşey ama herşey bir anda olmalı..
unutturmalı ıslanan bedeninin, yüreğinin o titrek, o ürkek, o yorgun bakışlarının acı çektiği kuytuları
ya da yağmamalı hayat
herşey olduğu yerde durmalı, dönmemeli dünya
Tüm yaşanmışlıkları bırakıp bir kenara
ne varsa avuçta kalan, sarınıp yaralı yüreğime
Issız bir çığlığı bastırmaya çalışıyor, kederli ürkek bedenim...
Aşk; havası kaçmış bir balon mu senin için,
ki, elden ele verip durdun kalbini...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!