Katran mavisinin çiğ damlasında buldum masallarımı
Solungaçlarıma kum tanesi kaçmışken
Gözlerimden yaş yaş sen akıyordun
Uzak lacivertlere gidiyordun, bilirim...
Bari...
Bari sarı gecelerin ışığında bırak gözlerini
Ben bir şiir olsam
Şiir olsam şimdi
Gökleri altın sarısı yapardım
Yapraklar mavi, güneş pembe olurdu
Ellerinin avuçlarını gülen çehrelerle doldururdum
Yeşil gözlerine sarardım rengarenk efsunları
İki kuruşluk ya bazı hayatlar,
İşte Sende öyle olacaksın...
Biliyor musun kıyamet denen birşey var
Bilmezsen çocukluğun
Bilsende cahilliğine veririm...
Mevlana açtı avuçlarını
Şems ellerine döktü tüm aşkı
Yâ hû dedi üfledi nefsinden
Ve aşk semaya tırmandı
İpek yıldızı ise en aşk olandı...
Önce hüzün bir kirpiğin ucuna konuverdi
Konuverdi ucuna kirpiğin hüzün
Tüm öyküleri okuyuverdi severek kirpiğe
Kirpik şaştı, kaldı
Oysaki derdi "ben hani önemsizdim? ... "
Gülümsemesi kıvrıldı kirpiğin
Alma mazlumun ahını,
Çıkar aheste aheste...
Yorgun görünüyorsun
Ve biraz daha durgun
Gemilerini batırmış doluların
Ne kadar eksiğiz biliyorsun
Aklın seni şeytana uydurduğu
Fiziğin kurallarına uymaz ya deltaların
İşte öyle bir zamanda aşk gelecek
Kahve falına
Ve gitarın siyah olacak kırmızıyken
Bisikletim kırmızı anne
Ayakkabılarımda kırmızı
Bak direksiyonu da kırmızı bisikletimin
Elimdeki yaprakta kırmızı
Saçında kırmızı
...............Aşkta kırmızı anne...
Benim melek çocuklarım
Bulutları umut mavisi gökyüzüleri kalp beyazı
Resimlerinde olan
Çocuklarım...
Güllerin kokması gereken zamanlarda
Solgun bir yaprağın seyrediği bedenlerinizde
Kocaman açtı ağzından yüreğini
Minik minik tuz serpiştirdi Deniz diline
Gözleri sessiz bir acıyla kızarıyordu
Evet kızarıyordu yakar tuza sedasızca
Ufacıktı sevmek
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!