Dil ile başlayıp mitolojiye kadar elimde, burnumun ucunda sefilce duran sayısı daha, sayabildiğim 37 sözlük yanında, sayısızca atlas ve ansiklopediler sayısızca asırlardan, sayısızca düşünürlerden hatta her biri en az 8 ayrı düşünürler dayanışması ile çalışılmış, bunlardan bir teki felsefe sözlüğü 1728 sayfa, bugün’ümüze en yüksek düzeyi ile taşınması başarılmış ve sonsuzca emek tüketiliyor (sadece bir başlangıç olarak felsefe sözlüğünden) bir amaca:
‘’’’Edebiyat felsefesi; En genel anlamda, bir bütün olarak edebiyatın ÖZünü, DOĞASInı, AMAÇlarını, KAPSAMını ve İÇERİĞİni araştıran;
edebiyat YAPITlarının felsefi bakımdan kimileyin açıkça kimileyinse üstü örtük bir biçimde bildirdikleri tasarımları inceleyen;
yapıt, roman karakteri, yapıtın zamanı, imgelem, esin, öyküleme yolları gibi edebiyat SÖYLEMinde yer alan temel konuları felsefi bir bakışla açımlayan;
romantizm, gerçeküstücülük, dışavurumculuk gibi çeşitli sanat akımlarının edebiyattaki karşılıklarının İZİNİ sürerek söz konusu akımların edebiyat söyleminde nasıl kullandıklarını ortaya çıkaran;
felsefe ile edebiyat arasındaki ilişkiyi soruşturan;
edebiyat etkinliğinin doğasını başta felsefeye ilişkin içerimleri olmak üzere bütün yönleriyle dizgeli bir biçimde ele alan felsefe dalı.
İlk bakışta oldukça yakın uğraşlar olarak görünmelerine karşın, edebiyat kuramı ve edebiyat felsefesi arasında göz ardı edilmeyecek derecede önemli bir ayrılık söz konusudur. Edebiyat kuramcıları çoğunluk edebiyat yapıtlarını inceleyerek edebiyat eleştirisi yaparlar, daha çok edebiyatın iç sorunları üstüne edebiyatın içinde kalarak düşünürler. Buna karşılık edebiyat felsefecileri bir yandan edebiyatın kavramsal ve felsefi temellerini belirtmeye çalışırken, öbür yandan bir bütün olarak edebiyat uğraşısını felsefe bağlamına oturtmaya çalışırlar. Öyle ki sözgelimi Platon’un Diyaloglarında şiir üzerinde söylenen hemen bütün düşünceler, filozofun metafizik, etik –ahlak-, bilgi-kuramı, varlık-bilgisi ve siyaset alanlarındaki düşüncelerinin ya doğal sonuçlarıdır ya da TUTARLI bir yolla söz konusu düşüncelerden türetilmiştir. … Hatta XIX. Yüzyıl Alman romantikleri olmak üzere kimi filozoflar edebiyatı felsefenin belkemiği konumuna yerleştirmişlerdir. Bu durum özellikle günümüzün postmodern ve post-yapısalcı düşünce çevresinde, edebiyat ile felsefe arasında olduğu varsayılan geleneksel sınırı çözüştürmeyi amaçlayan yeni yazma olanakları arayışıyla doruğa ulaşmıştır. Bu arayışın önde gelen mimarlarından Derrida, felsefe söylemini egemen tek söylem olarak görmenin yanlışlığına dikkat çekerek, tıpkı edebiyat yapıtlarında olduğu gibi felsefe metinlerine de barındırdıkları söyleme olanakları bakımından yaklaşmak gereğini ileri sürmektedir. ….’’’’
Sadece var demek için değildi bunlar. Yeryüzünde bir insan varlığının en ağır suçudur, bir halk, bir topluluk değerlerini daha dile alışta hakaret boyutu sınırsızlığı, soysuzlaştırıcı ahlak boyutuyla güç kullanma örnekleri olamaz. Bir milletvekili olarak sahip olduğu en büyük güç kaynağını, hele de dokunulmazlıkla, ancak bu kadar cüret edebilir diyerek geçiştirilemez.
Bir Anayasa halk şuuru, milli edep ve ahlaki değerlerinin, birey olarak daha korunduğu en kutsal yüceliktir ki bu, ayağı topalın felaketten kaçışı değerleriyle ele, ağza alınması değil, bir engelin sağlıklı bir haliyle korunmasıdır verilecek emek değeri.
Bu engel, en sağlıklı bir kutsallık değerleriyle korunacaktır. İnsanoğlunun üstüne üstlük engeller yaratması, soysuzluk boyutlarının asırlarca basite indirgenen halinden bir sonucuyla, açtığı sancılardır, tedavisi bugün dahi meçhul olan…
Canlı varlık, yeryüzünün egemen hakkı en öncelikli kutsallığı olarak, ‘yüce yaşam’ı denildikçe sapa vuruldu. Bu yücelik değerlerinin çiğnenmesine rekabet ve girişimcilik hızı ve boyutuna karşı koyulamıyor. Oysa en hassas engeldir, en hassas engellidir her yaşam.
Devlet, Anayasa ile önem ve özellikle baş yapıt değeridir
Din, Kuran ile önem ve özellikle baş yapıt değeridir
Din ve devlet derken, bir topluluk birliklerini bütünlük değerlerine toplayıp ulus kutsallığına taşımaya asırlarca ve asırlar feda edilmiştir.
Bugün basitçe ele, ağza alınmaya aşağılandırılamaz, çiğnemeye anlayış gösterilemez!
Bir topluluğu soysuzlaştırıcı tutum, söylem, davranış edepsizliği ile aşağılayan her insanı şiddetle kınıyorum. Her kurum ve kuruluşun, bu bozukluklara karşı önlem donatımsızlığını şiddetle kınıyorum! En ağır cezanın talep edilmesine dikkat ve özenleri acil olarak diliyor ve istiyorum!
İş ahlakı, işe dayanma gücüyle başlar. Her işi olur olmaz her hal kütüklüğü ile üstlenmek en ağır soysuzlaştırma suçudur! Bir meslek bilinci teorik ve pratiği ile çağımızda artık olanaklaştırılan, gücüne göre iş olanaklarıyla, engelliler dahil diyebilmek ne güzel duygudur burada, artık genel bilgi düzeyi de istenebilecek çağ ve ortamdayız.
Halk ve halk topluluklarını bu kadar azımsayan, bölen, pörçükleyen bütün yönetim ve denetim soysuzluğunun adı Terör’dür ve şiddetle kınıyorum!
Terör: halkı galeyana getiren, huzurunun ırzına geçen, can kıyımına kadar olanak veren bu yönetim güçlerinin ‘öz’ adıdır!
Terörler ise, açıklanmış ve eyleme geçmiş elemanlarıdır! Halkın üzerinde bu cinayeti şiddetle kınıyorum! Ahlak cinayetini şiddetle kınıyorum! Bilim ve bilgiyi kirletici hareket ve eylemleri şiddetle kınıyorum! Nefesim kesiliyor, burada ara veriyorum…
Ey Cumhurbaşkanı sıfatını taşıyan İNSAN!
Açtın köşkü halka! Soruyorum ve istiyorum listeyi!
Gelen giden kontrol ediliyor mu?
Adları, hüviyetleriyle kayda alınıyor mu?
Ne olacak da niye sonra halka bu suç yüklenecek?
Halkın vicdanına ayağını sokan o ruhuna Lanet okuyorum!
Bir başabakan yardımcısı dil çürüğü yüreklere de birlikte!
Kayıt Tarihi : 28.9.2007 17:41:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Sevinç Kavuk](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/09/28/siddetle-kiniyorum.jpg)
Adları, hüviyetleriyle kayda alınıyor mu?
Ne olacak da niye sonra halka bu suç yüklenecek?
Halkın vicdanına ayağını sokan ruhuna Lanet okuyorum!
Sn SEVİNÇ KAVUK SİZE YÜREKTEN KATILIYORUM BU YAZINIZ İÇİN CESARETİNİZİDE KUTLUYORUM ACİL ŞİFALAR DİLİYORUM.. SAYGILARIMLA
TÜM YORUMLAR (1)