Küçük ve çatısızdır
Sessiz kentlerin tek odalı evleri.
Yalan gecelerde doğar güneşleri.
Bilmezler soğuğu-sıcağı, ay-yıldızlı semayı.
Üşümez ki elleri hiç! ..
Devrildikçe toprağa, sallanan bedenleri
İnzivaya çekilir arşa çıkan ruhları.
Nefessiz kalır, kundaktaki haline döner
Düş gölgelerinde uykuya dalan yürekleri! ..
Harabeye dönmüş duygular yaşanır
Ara sokaklarında bu küçük evlerin.
Eşitlenir zengin-yoksul, güzel-çirkin,
Tek renge boyanır saraylar, gecekondular, şatolar.
Dönüp bakmazlar geriye dökülürken günahları,
Karanlığın sesi çınlar kulaklarında yalnızca
Ve yalnızca ruha uzanan acımasız eller tutar ellerinden!
Ne molası, ne de yorgunluğu olur zamanın.
Toprağı giyinmiştir artık yarım kalan düşleri...
Hiç penceresi olmadı ki küçük evlerin,
Ne güneşi, ne de mehtabı gördü soluk yüzleri.
Kah yağmurla, kah gözyaşıyla sulandı
Göğüslerinde açan kır çiçekleri...
Rukiye Çelik
17 Ağustos 2009
Kayıt Tarihi : 14.9.2009 09:44:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Her gün, sabah-akşam yakınından geçtiğim mezarlığın düşündürdükleriydi şiirime konu...
Yalana sığınıp yaşıyor olsak ta, tek gerçek olandır mezarlıklar..
Ölümün hayırlısını dilemek düşer bize..Kaleminize ve yüreğinize sağlık
Ne güneşi, ne de mehtabı gördü soluk yüzleri.
Kah yağmurla, kah gözyaşıyla sulandı
Göğüslerinde açan kır çiçekleri...
Anlam ve anlatım derinliğine,oldukça nitelikli bir şiir okudum...
Yürekten kutluyorum değerli ablam...
Tam puanımla listeme alıyorum...
Saygı ve selamlarımla...
Harabeye dönmüş duygular yaşanır
Ara sokaklarında bu küçük evlerin.
Eşitlenir zengin-yoksul, güzel-çirkin,
Tek renge boyanır saraylar, gecekondular, şatolar.
Dönüp bakmazlar geriye dökülürken günahları,
Karanlığın sesi çınlar kulaklarında yalnızca
Ve yalnızca ruha uzanan acımasız eller tutar ellerinden!
Ne molası, ne de yorgunluğu olur zamanın.
Toprağı giyinmiştir artık yarım kalan düşleri...
Hiç penceresi olmadı ki küçük evlerin,
Ne güneşi, ne de mehtabı gördü soluk yüzleri.
Kah yağmurla, kah gözyaşıyla sulandı
Göğüslerinde açan kır çiçekleri...
Rukiye Çelik
17 Ağustos 2009
Rukiye Çelik
Rukiye hanım ;
ister istemez yahya kemal üstadın sesiz gemi si ve dönülmez akşamın ufkundayız şiirleirni hemen ahatırladım..ve ne güzel anlatmışsınız ölüm ve ötesini..çok çok içlendim okurken..
akıcı ve duygu yüklü yüreğinizin sesi olan bu güzel çalışmanızı beğenerek okudum..
kutlarım saygın kaleminizi ve sevgi dolu yüreğinizi..tam puan 10..akçaydan selam ve saygılarımla...ibrahim yılmaz.
Karanlığın sesi çınlar kulaklarında yalnızca
Ve yalnızca ruha uzanan acımasız eller tutar ellerinden!
Ne molası, ne de yorgunluğu olur zamanın.
Toprağı giyinmiştir artık yarım kalan düşleri...
Hiç penceresi olmadı ki küçük evlerin,
Ne güneşi, ne de mehtabı gördü soluk yüzleri.
Kah yağmurla, kah gözyaşıyla sulandı
Göğüslerinde açan kır çiçekleri...
BU GÜZEL ŞİİRİN BANA YAHYA KEMAL'İN SESSİZ GEMİ ŞİİRİ ANIMSATTI
YÜREKTEN KUTLUYORUM SİZİ RUKİYE HANIM.
TÜM YORUMLAR (27)