Kendi halinde, kimseye zarar vermeden
zamana ayak uyduramayıp bir adım geride durduğu yerden ilerlemektedir hayatı...
Afiyet Olsun
Yedik doyduk, şimdi kalkma zamanı
Kimi güldük ağladık, biraz susma zamanı
Çok koştuk yorulduk, artık durma zamanı
Tek borcumuz kaldı, hesap kesme zamanı
Aynı buluttan dökülmeyecek belki
Ama aynı yağmurda ıslanacağız
Gözyaşlarımız süzülecek, damlalara karışacak
Yazın ortasında, bir ağmak ıslatanı paylaşacağız.
“Cebimde yoktu, gönlümden verdim.”
Ne güzel söylemiş üstat “sevgiye dair”
Peki, hiç düşünmeden gönlünü verenlere ne demeli?
“Karşılığı yoktu, yine de sevdim” diyenlere?
Cebinde yok, cesaretin de mi yok?
Koy umudu bir tarafa tut imkânsızlıkların elinden...
Alın Teri
Değirmeniz buğdayı un ufak eden
Yoksulluğu biliriz helal ekmek oluruz
Hafife de almayın
Güneşin ta kendisi, ateşin koru oluruz
Düşeni kaldırmıyorsan eğer
İtenden farkın var mı?
Haksızlıklar karşısında suskun kalıyorsan
Çok söz sarf etmene gerek var mı?
Tüm doğrularını maddiyat üzerine kurmaktaysan
Sağlam bir temele ihtiyacın var mı?
Anneme
Sen çocuk olmuştun, ben çaresizlik
Elimden bir şey gelmeden ellerini tutmuştum
Gözümde hapsolan yaş olmuştun
Çakır gözlerinde kaybolmuştum.
Asgari
Asgari düşünce, asgari hesap
Bilmem kaç katlı, deniz manzaralı köşkler
Aydınlık sıcacık odalar, kuş tüyü döşekler
Aşk, üç harf tek hece
Yazması da okuması da kolay
Sahi neydi aşk
Benim dinlediğim en güzel şarkıydı
Başımı göğsüne yaslamış
Kalbinin atışlarını dinlerken
Bebek
İnce bir yağmurun gökkuşağı, güzel bir günün habercisi gibiydi.
Evlat kokuyordu etraf, ikinci can. Baba için erkek olması başka heyecan
Tatlı telaş hazırlıklar bittiğinde hastanedeydik
Adını bilmediğimiz onca test ve kontrol sonunda, tam zamanıydı her şey yolunda.
Bildiği Her şeyi unutur İnsan
Kapıyı çalmadan girer usulca içeriye
Damarlarında gezinir gizliden gizliye
Hayır diyemezsin hayrını göremeyeceğin tiryakiliğe
Kalbe keder olsa da tarifsiz lezzettedir
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!