Bahar dökmüşse yapraklarını
Rüzgârın suçu ne?
Kurumuş dallarından göç eylediyse kuşlar
Ağacın suçu ne?
Kâğıt küsmüşse kelimelere, harflerin suçu ne?
Kalem el çektiyse şiirden, şairin suçu ne?
Kırılmış bir kalbi tamir edebilir misim?
Zor dostum pişman olmak yetmez.
Kalp kırmak, ağız burun kırmaya benzemez.
Kitaplar dolusu dil döksen,
Önüne kırmızı halılar sersen,
Gündüzlerin üzerine geceleri koysan da...
Tarif
Benim seni tarif edemeyişim
Aşka dair yazılan satırlardan epey farklı
Harflerin cümbüşünde bir araya getirilemeyen kelimeler
Biraz pişmanlık çokça imkânsız hayallerde saklı.
Benim seni tarif edemeyişim
Aşk için kurulan cümlelerden epey farklı
Dudaklarından dökülen kelimelerin lezzetiyle doydu kalbim
İmkansızlığa karşı dik duruşum, senli kurulan umutlarımda saklı
Benim sende görüp elaya kayboluşlarım
Unutamadığım
Sen unutamadığım
Her günün ilk ışığında yanı başımda beliren vefasız yârim.
Yalnızlıklarla böyle dost olmanın baş mimarı,
Umut etmeyi bile unutmamın sebebisin.
Unutmak Kolay Olsaydı
Unutmak kolay olsaydı
Ve unutabilseydi gündüzü gece
Peşinden koşar mıydı böyle delice
Yağmurlar ile paylaşır mıydı dertlerini
Veresiye
Üzeri çizilmeyen ödenmiş borçlarımız kalmış,
Veresiye defterimizde.
Karamsarlık örümcek ağlarıyla etrafımızı sarmış,
Öfke dolu günlerimizde.
Ve Son
Kardeş kardeş oynadık, kaçtık ve kovaladık.
Kırmızı ışıkta geçmedik, yol verdik hep karıncaları bekledik.
Düştük, tükür para bulursun dediler
Saf saf yürüdük acılarımızı unuttuk
Yağmur yüreğe düştüğün de
Öyle çabuk kurutamazsın.
Güneş kifayetsiz kalır, akıl çaresiz
Zamana bırakırsın her şeyi
Yüzün güler belki, peki ya gözlerin?
Çabalarsın huzura kavuşmayı beklersin
Yaprak
Koca bir çınarı terk eden
Yaprağın çığlıklarıydı yankılanan
Suçlu bahar mıydı sonu gelen
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!