Garip oyun şu aşk.
Hem elendim,
Hem davet edildim.
Geniş bir problem,
Çözemedim.
Fakat çok uğraştım.
Kabul, tamam desen geleyim
Canım yolunda.
Tutsan elimi çeksen sürsen yokuşa
Tutsağım demem eylesen köle
Seninle bir yastığa baş koysam
seni yaşamak isterken
öyle saf öylesine akıcı
sana doymak isterken
açıktımışım
Söndü yıldızım, hanı o en parıldayan.
Kabus geri geldi, dertler demlendi yürekte.
Ağıt yaktım güneşe.
Dedim neden göründün,
Açığa vuruldu en derin sancılarım.
Gözünü dikti Serpil, acımı bilen dostum.
kozasında bir tırtıl
son değişikliği için çırpınışta
o haddeye dek sürünmüş
bir zaman sonra koza dışında
bir kelebek
üç gün ömrünce
Aldım büyütüm seni kalbimde
Kimseler görmesin yalnız benimsin
Yarınımda bugünümde her daim yaşamımda
Bir parçamsın beni tamamlayan yarımsın
Korkuyor musun bazen bende seni böyle sevmekten
Ben bugüne hazırdım hep dünden
Sarı yapraklar düştü
Mevsim güz.
Rüzgar savuruyor
Saçlarına dokundurarak yaprakları,
Kızıl bir alev sanki
Bahar saçların bayrak gibi dalgalı.
Sabredemiyorum artık gel sevgili
Seni özlüyorum.
Gece bir başka ızdırap.
Gündüz bir başka.
Ne gecede, ne gündüzdeyim
Sen beni attın bir başka boyuta.
Büyüdüm anne
Hiç olmasını istemediğim halde.
Kimsesiz.
Söyle, neden bu erken gidiş.
Korkuyorum.
Sebep kader biliyorum,
seni ürkek adımlarımın kırbacı
seni yalnızlığımın adım adım takipcisi
seni göz bebeğimin feri
almının kırış kırış çizgisi
ve ey seni
yaşamın ellerime sunduğu nadir çicek
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!