Geçenlerde bir arkadaşım sordu.
İlk aşkını hatırlıyor musun diye?
Yok dedim.
Nasıl! Yok dedi şaşırarak.
Hatırlamaz mı insan ilk aşkını.
Üzüm gözlüm gönlündeki hüzün nedendir?
Seninde mi kalbin kırık, gözyaşların var.
Aynadaki bana sordum, hüznün nedendir?
Çilem dolmadı ömründe, daha vadem var.
Üzüm gözlüm gönlündeki üzüm karardı.
Neydi o?
Seni göründe bende beni kaybettiren duygu.
Gözlerindeki gizemli buğumu!
Yoksa seni bende tutuklu yapan bakışların mı?
Neydi o?
Sevdam içerimde giderim ben yalnızlıklara.
Bırakmıştım geride sevda çiçeklerimi.
Söylemiştim dertlerimi geçmiş hazanlara.
Vermek istemedim ellere Gök çiçeğimi.
Gözlüklerinin camına vuran ışıktan gördüm.
Gözlerinin içindeki seni.
Ama gözlerinin rengini hala bilmiyorum.
Kapattığın zaman gözlerini bir garip oluyor dünya, dünyam.
Sanki her yer zifiri karanlık.
Gidişinle başladı mahşeri yangınlarım.
Seller çare olmadı erozyonlara kaldı.
Haykırmaktan kan kustu seni arar gözlerim.
Olmadığın dünyada ne yapsın yanan tenim.
Buruk bir yıl daha kalıyor geride.
Her geçen gün bin yıla bedel oluyor.
Anıt olacak bu sevgim geleceğe.
Sevgisiz geçen ömürde, bedensizim.
Bakmaya çalışıyorum sevmek için.
Şehrin üstüne düşerken akşam karanlığı.
Belli belirsiz yüzümde günün yorgunluğu.
Hayalde etsem koynuma dayamış omzunu.
Resimlerimize bak ta gülümse be gülüm.
Yürürken yola düşen yapraklardadır kokun.
Anlamsızca gidişin vardı boş gözlerinde.
Çözemedim ne sırlar gizli sözlerinde.
Anlayamadın hala sevgimi yüreğinde.
Arama suçu başka yerde, bak gözlerime.
Gülmenin kaynağıydı o gözler zamanında.
Ağzı açık bakakaldı küçük çocuk.
Çatıdan düşen yavru güvercine.
Gidene kadar anlamaya çalıştı.
Nasıl oldu da düşmüştü.
Üzüntü ile başını sallaya sallaya.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!