Vatanseverlik, memleket sevdası
Topal çakallara düşmüş hey gidi!
Cami kilidi bize, hamam tası
Nankör tellaklara düşmüş hey gidi!
Eline kalem alan olmuş yazar
Şeriat karşıtı ahkâm kesenler
Bu destan sizedir iyi dinleyin
Poyrazdan kuvvetli lanet esenler
Bu destan sizedir iyi dinleyin
Bediüzzaman der ki, gözünde nem
Yalan dünyada tattığım hazların hazzı
Bir sabah uykusu, bir de sabah namazı
Bir sam yeli eser, bir dertli poyraz
Bu ne kin, bu ne acı, bu ne garaz?
Uyan millet uyan, tepende papaz
Biraz sonra zincirlere vuracak
Sallanmakta afak, gök kubbe, araz
Hangi şiir sizi anlatır bilmem ki!
Hangi asra sığar şebiniz?
Hangi mana size olan aşkı duhul eder yüreklerde?
Şarkı mı garba çevirir hatıranız, şimali mi cenuba?
Bilmem ki!
Bilemem ki!
Aşağıda kazık, yukarıda zam
Zam yapanlar olur üstad-ı azam
Elimden bu gelir, başka ne yazam?
İflahımızı aldı onlar bizim
Vatandaş eridi, kırk kilo kaldı
Geçmişine düşman, nankör gençliği
Ellerimizle bu hale getirdik
Marifet saydı her tür iğrençliği
Bin oyunu yıktık, bale getirdik
Mala kul olduk, Allah’a kul iken
Küçüğüm;
Bir gün baksam ki gelmişsin
Gözlerinde mağrur bir bakış
Saçlarında aklar
Ve kucağında kocaman hayaller ile
Tertemiz, açık alınla
Ey hayat! Haz vermiyor hiçbir anın
Kime baki kalmış köşk gibi hanın?
Bu pislikten kokmuş rezil dünyanın
En sevdiğim yeri mezarlığıdır
Hani olur ya bütün züriyet şer olsa
Yaradan'a el açıp helak et demem ben
Açlıktan ölsem, beynim acucuma aksa
HAmuru ter kokmayan ekmeği yemem ben
ilginç kalemden dökülenler
kutlarım
namık cem