sonra beklenen müjde gibi geldin hoyratca
dizginlenmez itaatsiz ve eğersiz bir at özgürlüğüyle
tutup ellerinden çocukluğumuzun
en büyük hayallerin ıslığını fısıldadın kulaklarıma
çoktan serpilmişti gülüşlerinin ışığı evrene
Aşk bana diyorki sabret...
güneşe ve aya hasret gözlerle bakacaksın sevdiceğine
zifir karanlıkta renkleri unutmuşken, gelincik denizindeki kırmızıyı görmüşcesine,
küftenlensede umudun,
huzurun kokusunu süreceksin tenine
tamda ölecekken,
kalbin solugu kesilmişken yani.
çok beyaz bir aşk pompalanabilir
ve
ansızın dirilebilir ölüme terk ettiğiniz tüm hayaller.
şaşırma
Bekleme salonları(resme dair)
beyazdı çiçekler,sütten çıkma
ayrılık yaşayana.
kırmızıydı,
kanım kadar al
Yoruldum gitmelerin şiddetli newrozlarından,
Statik aşklara kalmalı suskunluğum
Durağan ırmakların serin sularına,
kelebek dokunuşu.
Nur yüzlü dilberler geziniyor,kaybettiğim şehirlerde
Sanki beni bilmezmiş gibi bakıyorsun yüzüme
Anlamsız,manasız
Bedenine değil yüreğine karışmalarım var benim
Bu yüzden sözcüklerim kafir
Bu yüzden en dipsiz kuyulardan sana el değmemiş
Işık yüzü görmemiş cümleler topluyor çıkartıyorum
bizi sorduğum her yerde
pike çeken uçaklardan kaçan
başı yaralı
eti yamalı çocuklar var...
MAVİ HAYAT
ve mavi hayata gebe rahmimden sancısız çığlıksız çıkıyor umudum
senden benden onlardan uzakta yeşeren, boy veren..
göğsümüzün kafesinde efeleşiyor yüreklerimiz
4 duvar
3 vakte kadar gelmeyen haber
2 karanlığa bakan göz
1 kilit kapı
0 dan farksızlığım
eksilerin soğuğunda içimdeki hücre
Sen,
Cümlelerin vurgusu gibi
Vurgususun tüm hayatımın
Umutlarımı,
Ufkumu ve yarınlarımı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!