(Paul Eluard'a nazire)
İnsanlarda tek sıcak kanun
Sevgiden nefret
Nefretten dehşet
Dehşetten felaket yapmaktır
Bedenimiz tüyleri dökülmüş kanadı
Zümrüt-ü ankanın
Mayalanmamış göl bırakmamış
Atalarımız
Ne yaptıysam olmadı
Niyyet, sonuç almadı
Rahat huzur kalmadı
Hatalarda serseri
Hayatım ''tu kaka '' mı
Yakınken dönüverilecek bir yol kavşağı mıydı
Eskimiş takvim yapraklarında asılı kaldı o öykü
Ve yerlerde süründü,uçtu gitti rüzgarın önünde
Düşen bir yapraktı belki iyice sararan
Yok,hayır,sıkıntılı bir bekleyişti sadece
Uzun uzun düşünülecek gibi değildi belki
Kendini nimetten mi sayıyorsun
Fasulye gibi
Nedir bu kasılma
Bu naz da nesi
Sen gene olduğun gibi kal
Fasulye olamazsın ki
Bir daralır gökyüzü bir genişler
Çiçekler arasında ışık böcekleri
Uçarlar gökyüzüne yıldız olurlar
Yıldızlar yorulur yere düşerler
Tut ki ölmüşüm
Bir kelebeğin
Şeffaf kanatlarından alarak
Sindirmiş bir başka böcek beni
Sonra bir sürüngenin bedeninde
Misafir olmuşum bir süre
Pusulasız gemilerdi bindiğim
Kutup yıldızı olmayan gecelerde
El yordamıyla yürüdüğüm sokaklar
Sabahı olmayan mesafelerdi gittiğim
Yağmursuz bulutlardı başımda
Beni hayal sığınağına hapseden korkular
Burkulur yüreğim,sızlar hatırladıkça sizi
Bir izi kalmamış olsa bile yüzümde
Bir şey söylemese de kırışıklıklar
Sakin denizlerin usta kaptanı gibi
sallanır durur
göğünde yüreğimin
bin ampullu avize
ağır ve taşınmaz
ezileceğimden korktuğum
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!