Seninle bu dağlarda savaşsak
Kurşunlar yetmezdi kinimize
Aç ve çıplak bu güneşde yanarsak
Kayalar savururduk birbirimize
Ve zamanla birşeyler değişir
Şimdi neden böyleyiz bilmem
Ortak hatıralarımız arttıkça
Ayrılık tohumları ekilir oldu aramıza
Severdin sayardın bir zamanlar
Agulu sözlerle yaralarımı açma
Sonra kimse tuz basmaz yaramıza
Bu bencil ruhumun sahibi sensin
İster sev ister kırbaçla onu
Sen benim sorumsuz sınırsız öfkemsin
Sana bağlılığımın bulunmaz sonu
Sen benim elimde silah
Kara tepe karlıdır
Taşları var yerlidir
Yar oradan gelecek
Nedense tehirlidir
Çıktım da baktım yola
Canhıraş feryatlarla artık inleme
Güller dalından koptu
Mermi yatagına sürüldü
Hazırlan geleceğe artık meleme
Ya defterini dürdük ya bizimki dürüldü
Kurt gibi ulumak gerek artık
Yandığım senin yüzünden benden uzaksın
Ne elim erebilir ne gözüm değer sana
İzin ver ellerimdeçırpınıp kanları aksın
Biri dokunup biri yan bakarsa eğer sana
Bırakıp kaçtın ben senin için yanarken burda
Mor kınalı kuzum
Kalbimde sızım
Alnımda yazım
Kelebek kanatlım
Ballardan tatlım
Ay gibi duru yüzlümtatlı dilli
Bir yalnızlık içinde Kayboldum gidiyorum..
Bilinçlimiyim ki bilmem ne ediyorum
Yıldızlardan başka etrafta tek ışık yok
Eremediğim ışığı seyrediyorum..
Bir ölüm sessizliği evrenimin üstünde
Ziyaretten in ürüye ürüye
Dogru ürü kurt getirme sürüye
Davarları topla getir beriye
Kangallısın sen Kangalsın Karabaş
Çenen iri göğsün geniş kurt korkar
Gündüzün kirini saklıyor karanlıklar
Genzimi yakıyor ağır bir koku
El yordamıyla gerçeği arıyoruz
Sarıyor bedenleri kalın bir doku
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!