SANAT ŞİİRLERİ

SANAT ŞİİRLERİ

Meryem Şahin

ANTOLOJİMİZ ÖDÜL ALDI - TEŞEKKÜR


ÇANAKKALE ŞEHİTLERİ ŞİİR ANTOLOJİMİZ JÜRİ ÖZEL ÖDÜLÜNE LAYIK GÖRÜLDÜ
Zeytin Dalı Kültür Sanat Grubumuz adına yaptığımız çalışma olan Çanakkale Şehitleri Şiir Antolojisi 2008 Sabit İnce Jüri Özel Ödülüne layık görülmüştür.
Antolojide şirileri olan şairlerimizi ve grubumuzu kutluyor, birlikte nice başarılı çalışmalara imza atmayı diliyorum.
Ödüle layık gören yetkililere teşekkür ediyorum.
..

Devamını Oku
Mehmet Tevfik Temiztürk

Kahredici aralar şahsıma bir hakaret,
İçinde hiç bir şey yok ya kapat ya da terk et!

Bilim, dersen konulmaz sanat dersen karşıdır,
Anladım televizyon batılın yarışıdır…

(2009)
..

Devamını Oku
Osman Karahasanoğlu

Namaza davet ezan okunuyor
Muhteşem sanat eseri açıyor
Bu manzara göz önüne konuyor
Ezan sesinden şeytanlar kaçıyor

13.11.2014
..

Devamını Oku
Erkan Cantürk

Nü resimleri gibi kalpler,
Dışardan bakınca bir sanat gördüğünü sanırsın,
Kimbilir içerden bakınca da üşürsün...
..

Devamını Oku
Tolga Asi

''YAZMAK! ! ''; aslında bir kaç harf kalabalığının şen şakrak buluşması gibi görünsede hakikatte imla ile duyguların şuh dolu edepsizce gülüşmesidir. Bir çoğumuzun konuşmaya cesaret edemedikleri, kimimizin gözyaşları,sılanın vuslata hasrreti diyebiliriz aslında. Yada en yalın haliyle kalem ile kağıdın cilveleşmesi..
Uzun uzadıya dertlerimizi bir kaç satır aralığına sığdırmanın telaşıdır.Görülemeyen sevgilinin heceler arası sureti tümceler üstü güzelliğidir belkide.. Belkidesusmanın gizli öznesidir,susarark haykırabilmenin muazzam zevki gizlidir yazıda. Peki ya uzaklara ulaşabilmenin haklı gururuna ne demeli? Selam ve öpüşmelerle başlayan hasret ve özlemle biten birkaç el hareketi nasıl da tercüme eder bizi.. Hangi devir ve çağda olduğumuz önemli değildir onun için. Adına mektup, mesaj, ileti, durum bildirisi yada en güncel halleri ile''tweet'' deyin ilk insandan beri yazma ihtiyacı duyarız hep. Aslında iletişimin anayasasıdır yazmak. Bir başka gerçektir ki çok önemli insanoglu yazı yazabilmenin erdemiyle çağ atladı; önce yazdı, yazdığına anlam yükledi yetmedi yazının şekliyle oynayıp resim yaptı şarkı söyledi.. Yazmanın yegane güzelliğinden biride adına sanatların düzenlenmesi ugraşların verilmesi ondandırki desinatörlük hattatlık yazının en süslü halını bize sunmasından dogan bir sanat harikası diyebiliriz.. yazabiliyorsak var olabilirz.. var olabiliyorsak aslında biz kendimiziz..
..

Devamını Oku
Erhan Zor

Bir ifade çizdin yüzüme,donuk rengi mat
Her soru kem kümletir beni, sanırsın mülakat
Hücum borusu dram çalar bugün, bu henüz bir tatbikat
ufuk çizgimde hep sen,gülümsemen kadar var mı? bana güzel bir sanat.
..

Devamını Oku
Mehmet Tevfik Temiztürk

İşitilen ezanlar Rab, hatırlatıcılar,
Hakk’a, hakikatte ve Rab’be vardırıcılar…

Ezan hoş musikidir sanat müziği gibi,
Müezzin efendiler hatırlatır habibi…

(2012)
..

Devamını Oku
Osman Demircan

Önce sessizce yüreğine al beni. Bir duygu yap beni. Bir imge olayım ardından düşüncelerinde, şiir diye yaz beni. Notalarla süsle beni ey yar. Al eline kemanı çal beni. Hangi şarkıysam gecelerinde, dudaklarından o tatla haykır beni. Kelimelerinin içinde kalayım ey yar. Uzun cümlelerle anlat beni. Mum ışığının titrekliğinde, şiire dönüştür beni. Kaleminde olayım, duvarlara vuran gölgende olayım, yüreğinin yalnız köşesi olarak hatırla beni. Çünkü ben seni, içtiğim suda ararım. Eğer yüreğim yanmamışsa ve seni yudum yudum yangınlarıma bir nisan yağmuru gibi yağdırmamışsam, yaşayamam. Yaşamak, anca seninle güzeldir ey yar. Sanat yapmaktır seninle yaşamak ey yar. Şarkıysam dudaklarında, başka söze ne gerek var. Notalara vur beni, tellerle titret beni, yüreğinin duvarlarına haykır beni. Çünkü ben seni, hiç bırakmam, hiç terk etmem. Devletin yasakladığı bir şarkı olsam da, polislere toplatılan kitap olsam da, yeraltı edebiyatının bir şiiri olsam da, topraktan mısra mısra çıkan bir çiçek olurum. Geceler boyu hep beni koklarsın. Ey yar, hep yanındayım! Uyumaktan korkma sakın, senin kabusun olmam. Açarım göz kapaklarını, girerim hiç mutluluk görmemişliğine. Gece, pembe düşlerin olurum; gündüz dudaklarında şarkı olurum. Nasıl sen benden hiç vazgeçmediysem, ben de senden öyle vazgeçmem. Korkma, sevginin karşılığını alamamaktan. Sevginin karşılığı benim. Ucuz insanlar, hep pahalıya patlarlar. Ben ise, iki kadeh koyarım ortaya. Bir kadeh sen olursun, bir kadeh ben... Kimle sarhoş olmak istersen, onunla olursun. Her şeyi senin eline veririm. İster bir şarap gibi iç beni, ister bir kadeh gibi kır beni. Sevginin karşılığı ellerindir. Ya yaz beni, ya çal beni, ya da kadehi kırar gibi kır beni. İster alkışla beni, ister elinin tersiyle it beni. Ben bunlardan korkmam ey yar! Peki sen beni yine de sevmekten korkar mısın? Ey yar, yüreğine güvenir misin? Cesaretin varsa aşka, çık karşıma. Ellerindir, en büyük silahın. Ben ölmekten korkmam yar! Çek silahını vur beni. ' Önemli olan ölmek değildir, uğruna öleceğin birini bulmaktır.'. Benim için şiir yazamazsa ellerin, vur silahınla beni. Kanımla yaz sana olan sevmelerimi. Korkaklar, ancak kendilerini sever, bunu unutma yar.
..

Devamını Oku
Hasan Ahmet

Bilim ve sanat, ikisi de değer.
İnsanoğlunu kurtarmaya yeter.
Geri kalmışlar, bir de ezilmişler,
Hele bir tadına varabilseler!
..

Devamını Oku
Osman Karahasanoğlu

Belki de böyle bir kelebeği ilk defa gördünüz
Bu da böyle nasıl bir canlı diyerek şaşırdınız
Sanat karşısında hayretten saçınızı ördünüz
Hem izleyip hem çay alırken bardağı taşırdınız

22.09.2016
..

Devamını Oku
Fatih Karaoğlan

Söylenecek Büyük Bir Sözüm Var Ezelden Beri
Allah'ı Unutup Yaşamayı Sanat Sanmışız
Görülmezi Gör ve Anla Gideceğin Son Yeri
Anlamsız Bir Şiiri Yazmak İçin Uğraşmışız
..

Devamını Oku
Osman Karahasanoğlu

Şu kelebeğin güzelliğine bir bakın
İlahi kudretten bir sanat harikası
Manayı harfiyle ilahi aşkı yakın
Yazar bozar tahtası gibi fabrikası

30.08.2016
..

Devamını Oku
Cengiz Çetinkaya

Bir ırmak gibi ilerlerken hayat,
Bırak beni tamam bir kenara at.
Düşünme artık, durmaz zaten saat,
Gözlerin bana beni anlatan eser-i sanat.
..

Devamını Oku
Mehmet Tevfik Temiztürk

Sanat ki ALLÂH (c.c.) için, yalnızca bunu bildim,
Sanattan hiç anlamam, dedim ve de çekildim...

Şiir dersen yazmışız, içten gelen şeyleri,
Ruhum için nefsime, sadık tavsiyeleri…

(2000)
..

Devamını Oku
Necdet Uçan

ne şiir
ne resim
ne edebiyat
ve sanat yetersiz kalır
sevdanı anlatmaya

Ocak 2015
..

Devamını Oku
Zeynep Beşen

selamunaleyküm akidem nasılsın demiyorum mutlusundur sen,öyle bir halini hatrını sorayım diye yazmadım..yazmak geldi içimden yazdım..tuhaf dünya tuhaf insanlarızda zaten..Allah cümlemize hidayet eylesin sadece...gönüllü sürgünde değiliz bunu bil..mecburiyiz..intihar bu yüzden haram...değilmi..öyle..ee halin vaktin güzel geçiyordur zaten..daha daha nasılsın ola..anlamıyorum arkadaş..susamadığım şeyler var...bir insanın kötülüğünü istemek niye ve neden..evet sen bul ALLAH'ın dan bul ama iyilik bul,güzellik bul,başarı ve mutluluk bul..başka türlüsü ters yaratılışa..benim fikrim böyle..insana verilen nefis varya ne çetin bir düşman ve dost ayrıca..tuhaf bir güç..düşünsene çalışıp çabalayacaksın saniye sonra öleceksin..kazandığını sandığın her dava ve ya para mal kişilere bir nokta koyacaksın..bilinmeyenle tanışmaya gidiyorsun ölüme,,hem heyecanlı hem heyecanlı işte düşünsene ne olursan ol..mevki makam olarak ne olursan ol..bitti nokta hepsi elinden birden bire alını verdi.sen acizsin bunu kabul ediyorsun..düşünsene merhamet etmezse (cc) rahmet olamayacaksın,rahmetine ugratmazsa (merhametine gelemeceksin..işte bu acizliktir..ama sadece ALLAH'A acizliktir..rahmeti gazabını sarmış olana acizliktir..ölüm yaptığın her planı es geçer..arkadaşım bu sıra bu gibi şeyler düşünmekteyim,bazen adım atarken heyecanlanıyorum,,acaba diyorum acaba hangi adımdan sonrası benim için bitiş ve aynı zamanda sonsuzluğa başlangıç..kanım yerinde durmuyor bazen..hem mutluyum hem mutlu..sonra bazen hiddetleniyorum umutsuz acıdan nemalanan ve kendilerine acıyan insanları gördükçe,,diyorum içimden şunların başına taş atıp uyandıracaksın..yapmıyor değilim yapıyorumda elimden geldiğince bak sana da söylüyorum sende de görürsem böyle haller hiç merak etme cebimde sanada bir taş ayırttım onu sana saklıyorum..ha bu arada bu mektup bahanesiyle sana bir tane taş gönderiyorum sende bende görürsen umutsuzluk gibi bir kavram..hiç düşünmeden o taşı kullanmanı istiyorum..seven kullanır arkadaş..hem sana bir sualim var biz bu dünyaya sürgüne mi geldik yoksa, hazineyi (cc) keşfemi..yoksa ikisine birden mi..hazineyi keşfeden kendini sürgüde hisseder mi..bu nasıl itimat..diye düşünmüyor da değilim hani.. görülmeyen nedir söylesene..işte böyle düşünceler bazen kahırdayım çokça huzurda..düşünmeyi seviyorum ben ne yapayım.. hele insan başlı başına bir muamma.ne şahane bir yaratık..izlemesi güzel araştırması güzel insan kendineemanet edilen makine yi iyice bir düşünmeli..ne kadar eşşiz..yaratıcısına bi daha bi daha hayranlık bıraktıran tek sanat eseri diye bilirim..bir kere eşin yok..senden bir tane bu yüzden değerli kılındın..bir tane olan milyonlarca eseri hiç yoktan sırf çıkarı için katledenleri gördükçe..bir yanım kahroluyor,öteki yanım korkuyor,öbür yanım seviniyor..katleden sahibine hesap verecek kaçış yok..katledilen sonsuz cennete girecek..ne tuhaf dünya değilmi..kötü kendi eliyle ateşe girecek,iyi kendi eliyle gül bahçesine girecek..adalet sahibi ALLAH'ın hesabını ıskalayanlar işte hazineden (cc) mahrum kalacaklar..işte bu yüzden tam tamına üzülemiyorum..çünkü ALLAH (cc) var..ALLAH (CC) kafi..biliyorum ona bakınca her yara iyileşecek..her dert kökünden temizlenecek..cenneti isteyen bri aynım yok açıkcası ben itiraf ediyorum asıl hazinenin tadındayım..ne demiş yunus emre (rahmet olsun bu arada) ne huri ne cennet bana seni gerek seni..bu yüzden kimse ve sen kusuruma bak emi ne mutsuz ne huzursuz nede umutsuz olamayacağım..biliyorum benim yine çenem düştü çok konuşuyorum, ama ne yapayım konu tatlı dinleyen tatlı bu yazıyı okuyan tatlı olunca ben ne yapayım..kanım tazeleniyor sevdikçe..seni sevdikçe yaratanı sevdikçe yaratılanları sevdikçe istem dışı sevinmeler düşüyor içime.seni ikisiden 1.(cc) 2.(asv) az diğerlerinden (dünya) fazla seviyorum sevince böyle sevmelisin zaten..tüm bunlar için...teşekkür ederim..verene ve vesile olana...sevdiğim bende söz bitmez bitmesine de sana eziyet olmasın diye burada sözü kesiyorum sevdiğim selam eder gözlerinden öperim.. sana yine yazarım..
..

Devamını Oku
Ali Akarsu

Lafa bakmam!
Dil, kalple olsaydı aynı niyette,
Sanat eseri yaratırdı her şahsiyette! ...

06.11.2013
..

Devamını Oku
Selahattin Sahip

SEN BÜYÜK BİR USTASIN

Sen büyük bir ustasın,nağmelerin de varsın
Gönül sıcaklığını,seni seven yaşasın,
Yaptığın bestelerin,hatıralarda kalsın,
Sanat dolu dünyan da,Notaların hep çalsın.
..

Devamını Oku
Gülsemen Yıldırım

Uykuya küs olduğum gecelerin yorgun sabahlarından biri olmalıyken, Taksim'e gidecek olmanın heyecanıyla mıdır nedir, pek keyifli uyanıyorum bu sabah. Az uykuya kanaat getiren bedenimin tevekkülüne ve gücüne gülümsüyorum. Henüz 06.00’yı gösteriyor saat. Sabahın olabildiğince en erken saatlerini seçiyorum uzun uzun yürüyüşler için. Bir türlü uykusundan kendini sıyıramayıp bu muhteşem anı yakalayamayanlara, sükuneti bozmadıkları için, içten içe teşekkür ediyorum.

Baharatlı çiçeklerinin kokusunu içime doldurduğum ağaçlıklı parkur boyunca, kuşların cıvıltılarıyla tempo tutturuyorum. Hafif çiseliyen yağmur kokuyu daha güçlü hissettiriyor sanki. Nefes almak ne güzel… Şükrediyorum...

92T. Bulunduğum yerden beni alıp İstiklal Caddesi’yle buluşturan otobüs. Bu güzergahta çoğunlukla trafik yoğunluğu yaşanmasına rağmen okuduğum kitapla halvette olduğum sürece, ben bu yoğunluğu hiç umursamıyorum. Diğer yolcuların bezginliğine karşın, Ahmet Ümit’in satırları arasında kaybolmuş, kılıç kuşanmış asker gibi, hazırlıklıyım trafiğe…

Birbirine baskın olmaya çalışan arsız çiçek kokuları, Taksim’in meşhur çiçekçiler durağına geldiğimizi farkettiriyor. Bu koku başka bir dünyaya geçişin bir nevi ilk sinyali. Yeni bir yaşam bu çiçekçinin önünde başlıyor sanki. Sırtımdaki kefeye doldurduğum, bedenime basınç yapan, hayatın bütün olumsuzluklarını, ağırlıklarını çiçekçilere ödünç bırakıyorum. Şimdilerde dokusunu değiştirmek için alınan kararlardan bihaber, misafirliğime şölen tadında karşılama hissi veren sokak çalgıcılarıyla yine çok mutlu,yine capcanlı Taksim. İstanbul’u sevmemin öncelikli nedenlerinden biri burası… Zaten ayak basar basmaz her türlü sanatla iç içe olmanızı sağlayabilen, buram buram sanat ve kültür kokan bilmem kaç yıllık düzene, yeni düzenler getirmeye çalışanlara bu defa küfrederek… yürümeye başlıyorum İstiklal Caddesi'nde.
..

Devamını Oku
Dilek Ünaldı

Balığın tutulmasıyla deniz, mavileşir.

Yukarıda görünemeyen geminin baş kısmında insanlar. Uzun mızraklılar. Griden siyaha doğru tüm tonlarını giyinmiş insanlar. Geminin görünmez oluşu, ilahi planda, büyük sırlarda yolculuk. Aralarından geçen kaz sürüsü göçün (değişimin) değeri, mızraklarıyla denizden çekmeye çalıştıkları balığın iriliği ve uğraşları zihinsel plandaki çabaları ve soyutun katkısı.

Doğa ve onun içindeki semboloji şekilleri, onu anlamaya çalışanların duyular dünyasında, kendi entelektüel durumuyla birleştiği yerde, değer ölçüsünü buluyor. O anlam denizinde, sanat için verilen mesajlar da, sanatçının bilgi, birikim ve kültürel durumuyla değer kazanıyor.

Yukarıda, geminin başında çabalayan insanlar çabaya değer her türlü eylemin kutsallığını, elde edilecek her güzel ve iyi başarının, kendi var oluşumunun sularında veya topraklarında kendi insanına güç ve değer kazandıracağını gösteriyor.
..

Devamını Oku