Ey uzun kış gecelerinde
Bu uzak, toprak köy evinin
Üzerine yağan kar,
Bu evde yaşlı bir nine,
Hasta bir kadın,
Üç sabi çocuk var.
Aynı kazandayız, aynı kazanda,
Pişiren ateş de, kepçe de aynı.
Kimimiz yanarken, kimi direnir,
Karga da, tilki de, serçe de aynı.
*
Kimi dinleniyor, kimi nöbette,
Ne spor var, ne de skor,
Hantallaşıp gidiyoruz.
Bu gidişle işimiz zor,
Çok da iyi biliyoruz.
*
Akmayız ve damlamayız.
Bir Zümrüd-ü Anka daldı,
Zümrütü, elması aldı.
Ne Ferhat, ne Şirin, ne dağ,
Ne delmeye heves kaldı.
14.10.2013
Bir şehirde,
Kadersiz tazelerin satıldığı
Esir pazarları varsa,
O şehrin güneşi
Mahkûmdur
Bu sonsuzluk yurdunda,
Üç, beş, on, yüz nedir ki!
Birde cemi görmeyen,
O gözler, niyedir ki?
*
Bir ahenk yumağında,
Kim inanır,
Uzak bir başka zaman köyünde
Yabani bir ceylanın gözlerinden aldığım ateş
Şehrin artık güneş görmeyen
Bu loş dairesinde
Beni yakıyor desem?
Küçükte yitirdik tüm büyükleri,
Bir adım ileri, bir adım geri,
Bu dünya çok gördü, küçücükleri,
Bir adım ileri, bir adım geri.
*
Çoluk çocuk, soy sop dedik kaybolduk.
Birer faniyiz dünyada,
Bugün varız, yarın yokuz.
Can ve cisim bir arada,
Bugün varız, yarın yokuz.
*
Gezsek, dolaşsak alemi,
Benzemez
Kızılderilinin yüzündeki
Savaş ya da sevinç boyası,
Sahneye çıkan şarkıcınınkine.
*
Benzemez,
Bir akrabanız olarak şiirlerinizi büyük hayranlıkla okuyorum.Bravo! :)
ilk yorum benden olsun.ilk 10 puan benden gelsin...
tebrikler usta...
bana da tebrikler :)
ilk pu an benden olsun...tam puan olsun..
tebrikler ustam...
bana da tebrikler :)