Ne zaman şiir okuyan bir çocuk görsem
İşte Atatürk'ün sesi diyorum
Güvercin bakışlar maviliklere boyanır
Zeytin dalında açar çiçekler
Ne zaman
O kadar dolu ki seninle ruhum
Bir değil sanki bin sevda gibisin
Uzak ufuklara çöker ayrılık sulietin
Yıldızlara yazılı destan gibisin
Hilali kucaklar her akşam yaşlı gözlerim
Benim ufak bir kalbim var
Çarpar orda öğretmenimin sevgisi
Sevincimin güneşi onun gözlerinde
Kulaklarımda hep onun sesi
Öğretmenim en sevimli arkadaşım
Kalbim tutuklandı
Gözlerinin prangasına
Kara kara saçların
Darağacında kemendim
Öksüz sokaklardayım
Sen benim al baharımsın
Durgun sularda akan mavimsin
Denizin mor kıyısında
Gökkuşağı kulemsin
Gözlerim yıkandı
Yağmur bulutlu gözlerinde
papatya dilimi sevdalı kalbim
güz şarkılarında yosunlaştı
erguvan alevinde yanar bu yürek
duygular kül rengi dumanlar içinde
kırağıdan yakamozlar
Aşk güneşinde
Sığındım zülfünün gölgesine
Çiseliyordu fotoğrafta
Tebessüm yağmurları
Kara saçlarının dalgası
Ellerin vardır
Yazar sevdanın yazgısını
Dağılır kokusu
Aylara yıllara bütün zamanlara
Ellerinin değdiği yerde
Kırağılı acılar kırılır içimde
Hazan yaprakları sararır
Ben sararırım
Ve bir de o mavi gözlü adam
Her On Kasım'da
Bir kız bilirim güneşten saklı saçları
Her sabah her sabah
Takılr bakışlarım rüzgarına
Peygamber çiçeği gibi açar
Baştan başa dolar kokusu sokağa
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!