gün mü; düşen yapraklar...
gece mi; karanlık uzun bir yol…
hayâl mi; sessiz bir gemi...
hayat mı? işkence …sanki kâbus…
hasret mi; için için yanan bir kor ateş...
ya yürek; yangın yeri...
SEVGİ NEDİR? DİYE SORSALARDI EĞER
çok güzel bir düştü,
kimyası hiç bilinmeyen bir his
yaşam koşuşturmacasında elimizdeyken
eğer olsaydı şifası,cüzzamlı yüreklerin,
yıkar,yakardım dünyayı,o nu yine bulurdum,
tüm hasta yürekler için...
Bir yudum ümit verin bana
içmek istiyorum kana kana.
Unutmak istiyorum geçmişi,hüzünlerİ,yalnızlıkları
Yaşanmış pişmanlıkları,ne varsa içimi acıtan,herşeyi
Vurgun yemiş gibi yüreğim
Batmış sanki okyanusların en derinliğinde
.........Can Dostlarıma....(düz yazı)
Her şeyden,herkesten önce kendini tanımalı insan.
kendi içinde yolculuklar yapmalı.
Ne istediğini ve neden istediğini,
“Keşke” siz yaşamak için,sabretmeyi bilmeli.
birer hasret gömdük; her yalnızlığımıza
suskunluklarımız; volkan olup patlattı dudakları…
hayatın acı gerçekleri sur oldu aramızda
söyleyemedi, konuşamadı; gem vurulmuş ağızlar…
sadece başlar eğik, gözler nemli
kalakaldık öylece; bir veda busesi bile veremeden…
Mevsimler çok güzel,ah birde kışı olmasa,
Yaşam bize armağan,keşke acısı olmasa.
Güllere varmı hayran olmayan,ama dikenleri olmasa,
Renkler de gökkuşağı sanki,yalnız siyah olmasa...
Sevinç bambaşka bir duygu,arkasından hüzün olmasa,
Sevdalar yokmu efsaneleşen,ihaneti olmasa.
özüne özümü; sözüne de sözümü
gözüne yüzümü; canına da canımı vermeye gelmiştim…
oysa; nereden bilebilirdim ki? ...
cenneti,tahtı,sevgiyi ve hayatı sana bırakıp;
cehennemi,zindanı,acı ve ölümü yüklenip döneceğimi....
•
Ey kavanoz dipli dünya!
Ey bu dünyaya armağan,küf tutmuş
Ya da tutacak aşklara gebe kalmış,
Riyakırlıklarıyla da nam salmış,HAYAT...
Sen mi bizle oynaşıyorsun,yoksa bizmi senle hala anlayamadım...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!